 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1984/10089
K: 1984/10237
T: 23.11.1984
DAVA : Davacı, noksan ödenen kıdem tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, varit olmayan davanın reddine karar vermiştir. Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK'nun 438/1'inci maddesi uyarınca duruşma davetiyesi için yapıştırılacak posta pulu bulunmadığından duruşma isteğinin reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildiktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı, hizmet aktinin kurulmasından önde yaptığı muvazzaf askerlik hizmetini SSKurumuna borçlandığını ileri sürerek bu sürenin kıdem tazminatı hesabına alınması sonucu bakiye kıdem tazminatını istemiştir.
Mahkeme isteği reddetmiş ise de 1475 sayılı İş Kanununun kıdem tazminatını düzenleyici değişik 14'üncü maddenin 4 üncü fıkrasında aynen, "TC. Emekli Sandığı Kanunu ve SSK veya yalnız SSK tabi olarak sadece aynı ya da değişik Kamu Kuruluşlarında geçen hizmet sürelerinin birleştirilmesi suretiyle SSK göre yaşlılık ve Malüllük aylığına ya da toptan ödemeye hak kazanan işçiye bu kamu kuruluşlarında geçirdiği hizmet sürelerinin toplamı üzerinden son Kamu kuruluşu işverenince kıdem tazminatı ödenir" hükmü getirilmiştir.
Yasa koyucu bu hükümle, hizmetlerin birleştirilmesi için hizmetin niteliğine hiç önem vermeden, sadece TC. Emekli Sandığı Kanunu veya SSK'na tabi bir hizmet olmasını yeterli görmüştür.
Öte yandan, 506 sayılı SSK'nun 60'ıncı maddesine 1655 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle eklenen ve sonradan 2167 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle değiştirilen "D" fıkrasıyla, sigortalıların er olarak silah altında geçen süreleriyle yedek subay okulunda geçen sürelerinin istemleri halinde günün asgari ücreti üzerinden hesaplanacak primleri ödemeleri şartıyla prim ödeme gün sayısına ekleneceği kabul edilmiştir.
Bununla askerlikte geçen süreler de SSK tabi sürelerden sayılmış ve böylece TC. Emekli Sandığı Kanununuyla da bir paralellik sağlanmak suretiyle 228 ve onun bazı maddelerini değiştiren 1214 sayılı Kanunlara ve sonradan bu kanunların yerini alan 2829 sayılı Kanuna göre hizmetlerin birleştirilmesinde nazara alınması gereken hizmetler haline getirilmiştir.
Böyle olunca, hizmetlerin birleştirilmesi suretiyle SSK'na göre yaşlılık aylığına hak kazanan işçinin kıdem tazminatında borçlanılan askerlik süresinin de nazara alınması gerekmiştir.
Borçlanılan askerlik süresinin hizmet sözleşmesinin kurulmasından evvel olması bu hukuki sonucu değiştirmez. Dairemizin görüşü bu doğrultuda kesinlik ve tutarlılık kazanmıştır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeple davacı yararına BOZULMASINA, 23.11.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.