 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E: 1984/22363
K: 1984/12914
T: 09.11.1984
DAVA : Taraflar arasında tapulama tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle gereği görüşüldü:
KARAR : Tapulama sırasında 1174 parsel sayılı 13800 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 912 parsele uygulanan tapu kaydı miktar fazlası olarak hazine adına tespit edilmiştir. itirazı tapulama komisyonunca reddedilen davacılar tapu kaydına, miras bırakandan gelen kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine, satın almaya dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı taraf kanunievvel 1927 gün ve 8 numaralı sicilden gelen Nisan 1937 gün ve 56 numaralı tapu kaydına dayanmışlardır. Tapu kaydı miktarıyla dava dışı 412 parsel sayılı taşınmaza revizyon görmüştür. Mahkemece nizalı taşınmazın değişmez nitelikteki sınırlarıyla davacı tarafın dayandığı tapu kaydının kapsamı içinde kaldığı, tapu kaydının kapsamı dışında kaldığı kabul edilerek hüküm kurulmuştur. oysa, davacı tarafın dayandığı tapu kaydının batı sınırı boz ve hali olup, bu nitelikteki sınırlar genellikle genişletmeye elverili sınırlardandır. Mahkemece bu sınırın değişmez nitelikte kabul edilebilmesi için bu sınırın batısında kalan taşınmazın doğu sınırının davacılara ait yerin sınır olarak gösterilmesi halinde mümkündür. Halbuki, taşınmazın batı sınırında eskiden beri mevcut olan bir yol bulunmakta olup, tapu kaydı bu yolu batıda sınır olarak göstermediğine ve komşu kaydın dayanağı da bu yönü doğrulamadığına göre tapuda yazılı boz ve hali sınırın değişebilir sınır olarak kabulü zorunludur. Bu itibarla, mahkemenin taşınmazın değişmez nitelikteki sınırıyla davacı tarafın dayandığı tapu kaydının kapsamı içinde kaldığı yolundaki kabulü isabetsizdir.Diğer taraftan nizalı taşınmazın tespit tarihinde kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme koşullarının davacı taraf yararına gerçekleştiği, mahkemece yapılan keşif ve uygulama, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık sözleriyle saptanmış ise de, tespit 1617 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesinden sonra yapılmıştır. Nizalı taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı ile birlikte Tapulama Kanunun değişik 33/4. maddesi gereğince 50 dönüm araştırmasının da yapılması gerekir. Mahkemece bu yönler gözönünde tutulmadan yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsiz, davalı hazinenin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA 9.11.1984 gününde oybirliği ile karar verildi.