 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E: 1984/22124
K: 1984/11336
T: 08.10.1984
DAVA : Taraflar arasında tapulama tesbitinden doğan dava sonunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin kanuni süresinde olduğu anlaşıldı, tetkik raporu ve dosyadaki belgeler okundu, iş incelendi gereği görüşüldü:
KARAR : Tapulama sırasında 434 parsel sayılı 50.800 m2. yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydına dayanılarak davalılar adına tesbit edilmiştir. Orman idaresi orman sayılan yerlerden olduğunu, Hazine vekili taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden bulunduğunu ileri sürerek ayrı ayrı itiraz etmişlerdir. Tapulama komisyonu tarafından yetkisizlik kararı verilmiştir. Mahkemece davaların reddine, dava konusu taşınmazın davalılar adına payları oranında tapuya tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1) Nizalı taşınmazın kesinleşen orman sınırlandırma haritası ve tutanağı kapsamı dışında kaldığı mahkemece yapılan keşif ve uygulama ile saptanmıştır. Orman kadastrosuna tabi tutulan yerlerde bir taşınmazın orman olup olmadığı orman sınırlandırma haritasının yerine uygulanması suretiyle belli edilir. Mahkemece bu yön gözönünde tutularak taşınmazın orman olmadığının kabul edilmesi isabetlidir. Bu nedenlerle yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile orman idaresinin aleyhindeki hükmün ONANMASINA, 766 sayılı Tapulama Kanununun 74. maddesince 10 lira onama ilam harcının temyiz edenden alınmasına,
2) Kesin hüküm, külli ve cüz-i halefleri de bağlar. Aynı yer hakkında taraflar arasında ortaya çıkan sonraki günlü uyuşmazlıklarda kesin hükme göre çözümlenir. Davalı tarafın dayandığı tapu kaydı Hazine'nin de taraf olduğu kesinleşen tescil hükmüne dayalı olarak oluşturulmuştur. Haritası vardır. Bu durumda kaydın kapsamı yerine uygulama olanağı bulup, haritasına göre belli edilir. Tapu kaydının dayanağı olan haritasının yerine uygulama olanağı bulunduğu, dava dışı 436 sayılı parselin tümü ile 434 sayılı parseleni tapu kaydının haritası kapsamında kalan bölümünün tapu kayıt malikleri adına, arta kalan bölümün ise tapu kaydının oluştuğu günden tapulama tesbit gününe kadar kazandırıcı zamanaşımı zilyetilği ile iktisaba yeterli süre geçmediği gözönünde tutularak Tapulama Kanununun 38. maddesi uyarınca Hazine adına tescile karar vermek gerekirken nizalı parselin tümünün kayıt malikleri adına tesciline karar verilmiş olması isabetsiz, Hazine'nin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 766 sayılı Tapulama Kanununun 73. maddesince harç alınmasına mahal olmadığına, 8.10.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.