 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E: 1984/2187
K: 1985/2392
T: 28.02.1985
- KAZANDIRICI ZAMANAŞIMIYLA MAL EDİNME
ÖZET: 4753 sayılı Kanuna göre, Hazine adına oluşturulan tapu kaydının kapsamı içinde bulunan taşınmazın 20 dönümlük bölümü, yasada öngörülen koşulların varlığı halinde, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinilebilir.
(766 s. Tapulama K. m. 33,geçici m. 3)
Taraflar arasında tapulama tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin kanuni süresinde olduğu anlaşıldı, tetkik raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Tapulama sırasında dava konusu parseller 4753 sayılı Yasa hükmünce oluşturulan tapu kayıtlarına dayanılmak suretiyle Hazine adına tespit edilmiştir. İtirazı Tapulama Komisyonunca reddedilen davacı miras yoluyla geçen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne dava konusu parsellerin davacı taraf adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmazların 4753 ve 5618 sayılı Kanunlar uyarınca toprak tevzii komisyonlarınca düzenlenen işlemli belgelere dayanılarak Hazine adına oluşturulan tapu kaydının pafta ve haritası kapsamı içinde kaldığı ve tapu kayıtlarının oluşturulduğu tarihe kadar davacı tarafın taşınmazlar üzerindeki zilyetlik süresinin malik niteliği ile aralıksız 20 yıla ulaştığı mahkemece toplanan ve değerlendirilen delillerle saptanmıştır. 766 sayılı Tapulama Kanununun 1617 sayılı Kanunla değişen geçici 3. maddesinde 5602 sayılı Kanunun 13. maddesinin (D) fıkrasının değiştirilmesine dair olan 6335 sayılı Kanun gereğince yapılan tespitlerde veya açılan tescil davalarında zilyetliğe ilişkin diğer şartlar mevcut olduğu hallerde vergi kaydı bulunmadığından tamamı Hazine'ye maledilen taşınmazların 20 dönüme kadar olan kısmı (20 dönüm dahil) 33. maddede öngörülen iktisap şartları mevcut Olduğu taktirde zilyetler adına tespit ve tescil olunacağı ve aynı Kanunun 33. maddesinin 4. fıkrasında ise bir tapulama bölgesinde bir kimsenin kayıt ve belgeye dayanmaksızın 1617 sayılı Kanunun yürürlüğü gününden sonra kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinilebileceği taşınmazlar, toplam yüzölçümünün 50 dönümü geçmeyeceği öngörülmüştür. Bu itibarla somut olayda mahkemece bu yönler gözönünde tutularak 1617 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 26.7.1972 tarihinden sonra tapulama bölgesi sınırları içinde davacı taraf yararına kayıt ve belgeye dayanmaksızın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile tesbit ve tescil edilen taşınmazlar yüzölçümü toplamının araştırılarak belirlenmesi, ondan sonra zilyetlik delillerinin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönden bir araştırma yapılmaksızın eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulmuş olması isabetsiz Hazine'nin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 766 sayılı Tapulama Kanununun 73. maddesince harç alınmamasına, 28.2.1985 gününde oybirliği ile karar verildi.