1918 sayılı Kanuna muhalefetten sanık Ayten'in anılan Kanunun 25/3; TCK.nun 59. maddeleri uyarınca neticeten 10 ay hapis 5604 lira ağır para cezasıyla mahkumiyetine, ağır para cezasının ödenmesinde aczi halinde 1918 sayılı Kanunun 56; 647 sayılı Kanunun 5/7; TCK.nun 59. maddeleri gereğince 467 gün hapis cezası ile tecziyesine dair (Aydın Asliye Ceza Mahkemesi)'nce verilen 20.12.1978 gün ve 1978/559- 1044 sayılı hüküm aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı'ndan verilen 24.4.1979 gün ve 21663 sayılı yazılı emre müsteniden dava dosyası daireye verilmesi üzerine, 7.5.1979 tarihli kararımızda bazı hususların ikmali zammında evrak C. Başsavcılığı'na iade edilip, belirtilen noksanlıkları ikmal edilerek 12.12.1984 tarihinde dairemize iade edilmekle; evrak okundu, gereği düşünüldü:

Mezkür tebliğnamede:

Sanığın kendisinde yakalanan eşyayı 10 seneden beri işçi olarak çalıştığı yurt dışında her yıl yurda girerken zati ve hediyelik eşya olarak getirmiş olduğu hususundaki savunması nazara alınarak, pasaportu getirtilmek suretiyle yurda giriş ve çıkış tarihlerinin tesbitiyle zati ve hediyelik eşya muafiyetinden istifade edip etmediği araştırılmaksızın yazılı şekilde karar ittihazında isabet görülmemiş ve CMUK.nun 343. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu yazılı emre atfen ihbar olunmuş bulunmakla gereği görüşülüp düşünüldü:

Mahkemece; "yakalama, tesbit ve olay tutanağında" 24 kalem olarak gösterilen ve suç tarihinde 2207 lira cif değerde olan eşyanın sanık tarafından yurda kaçak olarak sokulduğu kabul olunarak hüküm tesis edilmiş ve yazılı emir konusu yapılan savunma da nazara alınarak bu gibi eşyaların mahiyeti itibarıyla hediyelik eşya olarak getirilmesinin de mümkün olduğu belirtilmek suretiyle deliller takdir edilmiştir. Her ne kadar zati ve hediyelik olarak getirilen eşyanın satışa arz edilmesi halinde gümrük kaçağı eşya vasfını alacağı şeklinde mevzuata aykırı bir gerekçe de dermeyan edilmiş ise de, mahkeme kararlarında önemli olan sonuç olup sırf gerekçeyi hukuka uygun yapmak için olağanüstü kanun yoluna gidilmesi uygun olmadığı gibi bu kanun yolunda takriri muhakeme mümkün olmadığı cihetle delillerin yeniden takdirini icap ettirecek belgelerle sonuca ulaşmak da mümkün bulunmamaktadır. Yazılı emre esas ahnan savunmada ileri sürüldüğü gibi zati ve hediyelik eşyanın 10 sene biriktirilmesi hayatın normal akışına da uygun bulunmadığı hususu nazara alınıp deliller takdir edilerek dava konusu eşyanın kaçak olarak yurda sokulduğu şeklindeki mahkemenin takdir ve kabulünde kanuna aykırılık görülmediğinden bu yoldaki yazılı emir talebinin (REDDİNE), 31.12.1984 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972