 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1984/14586
K: 1985/1668
T: 18.02.1982
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü :
Dava iş yeri ihtiyacı nedeniyle kiralanın boşaltılması isteminden ibarettir. Mahkemece davalı M.E. yönünden mahkemenin yetkisizliğine diğer davalılar hakkında birlikte açılmış olan davalıların tefrikine karar verilmiş hüküm davacılar vekili tarafından temyiz olunmuştur.
1 - Davacılar vekili müvekkillerine ait apartmanın Ç. özel Yüksek talebe yurdu olarak işletileceğini iddia ederek dokuz davalı aleyhine tahliye davacı açmıştır. davalıların adresleri dava dilekcesinde Acıbadem Üsküdar olarak belirtilmiş kendilerine keşide edilen ihtarnamelerde de ikametgah adreslerinin Acıbadem Kadıköy olduğu açıklanmıştır. Davalılardan M.E. vekili davanın yetkili mahkemede açılmadığını yetkili mahkemenin kadıköy mahkemesi olduğunu bildirmiş kadıköy kaymakamlağından gelen cevabi yazıd da adres gösterilen Acıbadem mahallesinin kadıköy ilçesi sınırları içinde bulunduğu belirtilmiştir. Kiralananın boşaltılması davaları taşınmaz malın aynı ile ilgili olmadığından davalının ikametgahı mahkemesinde veya sözleşmenin icra olunacağı mahal mahkemesinde görülür. İlk itirazlardan olan yetki itirazı HUMk.nun 187 nci maddesi gereğince esasa girmeden önce ileri sürüldüğünden ve HUMK.nun 23 üncü maddesi uyarınca yetkili mahkeme açıkça belirtildiğinden mahkemenin HUMK.nun 27 nci maddesini nazara alarak selahiyettar olmadığından dolayı dava arzuhalinin reddi anlamına gelen mahkemenin yetkisizliğine" şeklinde ittahaz ettiği kararda usul ve yasaya aykırı bir cihet yoktur.
2 - Davalılar R.İ. ve A.Ç. vekilleri müvekkilleri aleyhine diğer kiracılarla birlikte dava ikame edildiğini oysa diğer davalılar ile aralarında iştirak müştereklik ve halefiyet gibi sebeplerin bulunmadığını ayrı ayrı nedenlere dayalı kira sözleşmeleri yapıldığını ileri sürerek davalarının tefrikini istemişlerdir. mahkeme son oturumda bu isteği yerinde görmüş tüm davalı hakkında açılmış davaların tefrikine karar vermiş ancak davaların ayrılması kararın ara kararı niteliğinde bulunduğunu nazara almadan ve hukuk ve Ticatet mahkemeleri yazı işleri yönetmeliğinin 48 inci maddesi gereğince bir işlemde yapmadan nihaii karar tesis edercesine davalılar lehine ayır ayrı vekalet ücreti ve mahkeme masrafına hükmetmiştir. Ayırma kararları davayı sonuçlandıran ve hakimin elini davadan çektiren kararlardan olmadığından temyiz edilebilme niteliği yoksa da yanlış uygulamayla davacıların vekalet ücret ve yargılama giderleriyle mahküm edilmesi de doğru görülmediğinden bu yönden temyiz incelenmesi yapılması gerekli bulunmuştur. Avukatlık asgari ücret tarifesinin 9 uncu maddesinde verilmesi öngörülen vekalet ücreti ayrılan davaların sonuçlanması hali için geçerlidir. Daha açık bir deyimle ayrılan davalar sonuçlanınca her dava için bağımsız bir dava olarak ayrı vekalet üceritine vekalet ve yargılama giderlerine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlere göre hükmün yetki itirazının kabul edilmesi ile ilgil kısmının 1 numaralı bentte açıklanan nedenle ONANMASINA, davalının ayrılması kararı nedeniyle davalılar lehine tahakkuk ettirilen vekalet ücreti ve yargılama giderleriyle ilgili kısmın 2 numaralı bentte yazılı nedenle BOZULMASINA 18.2.1985 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.