 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1984/13983
K: 1985/350
T: 28.01.1985
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, ihtiyaç nedeniyle kiralananın boşaltılması isteğine ilişkindir. Mahkeme davaları kabul etmiş, hükmü davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Dava, davalılardan İsmet ve Ahmet aleyhine ayrı ayrı dosyalarla açılmış, sonradan birleştirilerek her ikisi birlikte yürütülmüştür. Bu itibarla birleştirilen davaların her birini ayrı ayrı ele alıp incelemek gerekir.
1 - Davalı İsmet ile eski malik arasında yapılan kira sözleşmesi 1.6.1979 başlangıç tarihli ve 2 yıl sürelidir. Buna göre akit 1.6.1981'den itibaren 6570 sayılı yasanın 11. maddesi uyarınca senelik yenilenmiş dava açıldığı tarih itibariyle 31.5.1982'de son bulmuştur. 12.4.1982 tarihinde ihtar tebliğ edildiğine göre 1 aylık dava açma süresi kesilmiş olduğundan 27.10.1982 tarihinde açılan dava akte göre süresinde ikame edilmiş bulunmaktadır. Dava dilekçesinde kesin olarak 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesine dayanılmadığından akte dayanarak davanın açıldığının kabulü gerekmiştir. İhtiyaç iddiası da subut bulduğuna göre İsmet hakkındaki davanın kabulü doğru olmakla buna yönelik temyiz itirazları yersizdir.
2 - Davalı Ahmet hakkındaki davaya gelince: Dava dilekçesinde akte veya 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesine dayanıldığı konusunda kesin bir beyan yoktur. Bir an için her ikisinede dayanıldığı kabul edilse dahi, eski malikle davalının yaptığı kira sözleşmesi 1.1.1979 başlangıç tarihli ve 2 yıl süreli bulunduğuna göre 31.12.1981'de bu süre biterek akit senelik yenilendiğine göre 12.4.1982'de tebliğ edilen ihtar süreyi kesen nitelik taşımamaktadır. Davada 27.10.1982'de ikame edildiğinden davanın akte göre süresinde açıldığının kabulü mümkün değildir. Davacı banka kiralananın bulunduğu taşınmazda 26.11.1980 tarihinde pay alarak bu taşınmaza paydaş olmuştur. 31.3.1982 tarihinde yine pay iktisap ederek tamamına malik olmuştur. En son payı iktisab ettiği tarihe göre 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesindeki sürelerden yararlanarak bu davayı açmıştır. Davacı daha evvel paydaş olduğuna göre sonradan pay iktisabı kendisine anılan yasa maddesinden yararlanma hakkı vermez. Paydaşın bu maddeden yararlanması daha önce paydaş bulunmaması halinde münhasırdır. Bu bakımdan davacının 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesine dayanmasıda mümkün değildir. Bu hususlar gözönünde tutularak esasa girmeksizin Ahmet hakkındaki davanın reddi gerekirken bundan zuhulle kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentde yazılı nedenle davalı İsmet hakkındaki kararın ONANMASINA, ikinci bentde yazılı nedenle davalı Ahmet hakkındaki kararın BOZULMASINA, ve onanan kısım için temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına, 28.1.1985 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.