 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
5. Hukuk Dairesi
E: 1984/7615
K: 1984/7576
T: 02.10.1984
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılmasına fazla istemin reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davacı idare vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 2942 sayılı yasanın geçici birinci maddesinin son tümcesine göre haksız çıkan tarafa harç, yargılama gideri ve avukatlık ücreti yükletilmemesi, bu tarafın maddede de açıkça belirtildiği gibi, anılan yasanın uygulanması nedeni ile haksız çıkmış olması koşuluna bağlıdır. Diğer bir deyimle, eğer bu yasa yürürlüğe girmemiş ve olayda uygulanmamış olsaydı haklı çıkacak bir taraf, salt bu kanunun uygulanması ile haksız çıkmış ise o zaman bu tarafa harç gider ve avukatlık ücreti yükletilemez. Eldeki davada eski yasa uygulaması sürseydi haklı çıkacak bir tarafın yeni yasadan doğan bir zorunlulukla haksız duruma düşmesi hali, buna göre de kazanılan ve kaydedilen oranlarda taraflara vekalet ücreti verilmesinde giderlerin de bu oranda bölüştürülmesinde bir tutarsızlık bulunmamış ve davalı idarenin bu yöne ilişen temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1 - 8.11.1983 günü yürürlüğe giren 2942 sayıl kamulaştırma kanununun geçici 1. maddesinin 2 fıkrası hükmüne göre henüz kesin hükme bağlanmamış davalarda bu kanun hükümlerinin uygulanması kuralı kabul edilmiştir.
Dava konusu taşınmaz mal arsa niteliğindedir. Sözü geçen kanunun kıymet takdiri esaslarını gösteren 11. maddesinin 3 fıkrasının özellikle arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca kamulaştırma gününden önce özel amacı olmayan emsal satışlara göre satış değerinin saptanması ve bedelin tesbitinde etkisi olan diğer unsurlar da dikkate alınarak dördüncü fıkra gereğince her unsurunun gerekçeleri ve değere katkı oranı ayrı ayrı belirtilip dayanakları gösterilmek suretiyle değerlendirilerek kamulaştırma bedelinin saptanması gerekmektedir.
Emsalin aynı konumda veya dava konusu taşınmaza yakın yerlerde bulunması eş değer nitelikte ve özellikleri taşıması, benzer yüzölçümde olması veya kamulaştırmaya yakın günlerde satılması zorunlu değildir. aynı özellik ve nitelikleri taşıyan başka yerlerde bulunan ve eski günlerde satılmış olan emsal kayıtlarda tek tek dava konusu taşınmazla karşılaştırılıp incelenerek aradaki farklılıklar belirtilip üstün ve eksik yönlerin açıklanmalı ve eski günlerdeki satışlarla kamulaştırma günü arasında geçen zaman içinde taşınmaz malların değerinde ortaya çıkan değişiklikler gösterilerek bir değer biçilmelidir.
1. ve hükme esas alınan ikinci bilirkişi raporlarında, dava konusu taşınmaz ile emsal arasında yukarıda yazılı biçimde ayrı ayrı bir karşılaştırma ve yeterli hiç bir irdeleme yapılmadan birinci raporda (taşınmazla emsal arasında konum, nitelik, imar durumu vs. unsurları bakımından ayrı ayrı karşılaştırma yapıldığından) ikinci raporda (serbest alım satım yedi parça taşınmazın m2 700-1000 lira arasındaki satışları gerçek değerleri yansıtmakla beraber, hiç biri gözardı edilmeksizin tüm yönlerin ele alındığından) söz edilerek, üçüncü rapor ise Et ve Balık Kurumu alımı ve kamulaştırılması olası 53 parsel sayılı taşınmazın da içlerinde bulunduğu bazı emsal fazlaca incelenip metre kareleri 601 - 993 lira arasında satılanların gerçek değerleri yansıtmadığından 3000 - 7923 lira arasında satış gören ve taşınmazla aynı mahalde, ancak daha iyi konumda olan diğer beşinin kendilerini yeterince aydınlattığından söz edilerek genel deyimle değerlendirmeye gidilmesi,
2 - Dava ve hüküm konusu olan bu taşınmaza ilişkin
a) Kıymet takdiri komisyonu raporu ile,
b) Bunun davacıya tebliği için düzenlenen belge,
c) Noter aracılığı ile davacıya yapılan tebliğin gününü gösterir belge,
getirilmeden inceleme yapılması,
3 - Davalı idarenin harçtan bağışık olduğu kabul edilmesine karşın peşin harcın geri verilmesi yeniden giderlere katılması,
Doğru bulunmamıştır.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları bu bakımlardan yerinde görülmüş olduğundan hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 2.10.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.