 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
5. Hukuk Dairesi
E: 1984/687
K: 1984/814
T: 01.02.1984
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırma değerinin artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Kamulaştırma değerinin artırılmasına dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili yönünden süresinde verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 1 - Dava konusu yer imar planı içinde üzerinde zeytin ve incir ile ahlat ağacı bulunan ağaçları seyrek dikili bir yerdir. Her üç bilirkişi, raporunda bu yerin arazi olduğunu belirtmişlerdir. Oysa bir yerin arsa niteliği kazanıp kazanmadığı Emlak Vergisi Kanununun 12. maddesi ile bu maddeye dayanılarak Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılan kararnameler çerçevesinde incelenmesi ve dava konusu yerin niteliğinin saptanması şarttır. Bu konuda şimdiye kadar Bakanlar Kurulunca 5 kararname yayınlanmıştır. Kamulaştırmanın yapıldığı tarihte yürürlükte olan ve uygulanması gereken kararname tesbit edilerek taşınmazın arsa veya arazi niteliğinde olduğunun Belediye Başkanlığından sorulması ve ayrıca bu durum incelenerek bilirkişilerce saptanması ve ondan sonra 8.11.1983 günü yürürlüğe giren kamulaştırma kanunun geçici 1. maddesinin 2. fıkrasına göre henüz kesinleşmemiş davalarda yeni kanun hükümleri tatbik edileceğinden arsa olduğu takdirde bilirkişilerin buna göre seçilecek emsal kayıtlarının incelenmesi, arazi olduğu saptandığı takdirde bilirkişilerin bu niteliğe göre kurularak ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir hesap edilerek bilimsel yolla değer biçilmesi ve anılan yasanın 11. maddesinde gösterilen diğer öğelere etkisi ve katkısı olan hususlar da gerekçeleri ve dayanakları gösterilerek belirtilmesi ve eklenmek suretiyle kamulaştırma karşılığının ve dayanakları gösterilerek belirtilmesi ve eklenmek suretiyle kamulaştırma karşılığının saptanması zorunlu bulunduğundan böylece alınacak ve yasal nitelikteki bilirkişi raporlarına dayanılarak hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2 - Kamulaştırma kısmen yapıldığına göre taşınmazın üzerinde bulunan ağaçlardan hangilerinin ve kaç tanesinin kamulaştırılan yerde ve ayrıca kamulaştırma dışındaki alanda kaldığının tesbit edilerek artan kesimde buna göre bir değer değişikliğinin olup olmadığının belirtilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
3 - Kamulaştırma davalarında faiz verilebilmesi için mal sahibinin yararlanmasının önlenmesi, başka bir deyimle idarenin o yere fiilen el konulmasına bağlı olduğundan idarece bu yere el konulup konulmadığı ve konulmuşsa günü araştırılmadan faize hükmedilmesi,
Doğru bulunmamış ve diğer temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA 1.2.1984 gününde oybirliği ile karar verildi.