 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
5. Hukuk Dairesi
E: 1984/6316
K: 1984/7320
T: 26.09.1984
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırma değerinin artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Kamulaştırma değerinin artırılmasına dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünde süresinde verilen günlü dilekçe ile istenilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : 8.11.1983 günü yürürlüğe giren 2942 sayılı kamulaştırma kanununun geçici 1. maddesinin 2 fıkrası hükmüne göre henüz kesin hükme bağlanmamış davalarda bu kanun hükümlerinin uygulanması kuralı benimsenmiştir.
Dava konusu taşınmaz mal arazi niteliğindedir. Sözü geçen kanunun kıymet takdiri esaslarını gösteren 11. maddesinin 3. fıkrasının özellikle arazilere ilişkin (f) bendi gereğince, taşınmaz malın mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde, ekilecek ürünler ve bu ürünlerin elde edilmesi için yapılacak harcamalar gözönünde tutularak, net gelirin hesaplanması ve bilimsel yolla değerinin bulunması, bedel tesbitinde etkisi olan diğer tüm unsurlar da dikkate alınarak dördüncü fıkra uyarınca her unsurun gerekçeleri ve değere katkı oranları ayrı ayrı belirtilip dayanakları gösterilmek suretile değerlendirilerek kamulaştırma karşılığının saptanması gerekmektedir.
2942 sayılı kanunun getirdiği açık değişik hükümlerden birisi 11. maddenin (f) fıkrasına göre kamulaştırma günündeki mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri hesap edilerek bilimsel yolla değer biçilmesidir. Mahkemece iki kez bilirkişi incelemesi yaptırılmış ise de alınan raporlar hükme yeterli değildir. Gösterilen objektif unsurlar, bir çok yerde gelire göre değer biçilirken gözönünde tutulması ayrıca bunların üretim giderlerini azaltıcı nitelikte unsurlar olduğunun düşünülmemesi ve aynı unsurların tekrar tekrar ele alınarak belli bir oranda artırma yapılması doğru bulunmamıştır. Şöyleki;
Kamulaştırma taşınmaz malın dolaylarında yerleşim alanları mevcuttur denilerek belli bir oranda katkı gösterildiği halde, yerleşim alanlarına tali yollarla bağlantılı olduğu anlatılarak, gene belli bir oranda değer artırılması, ayrıca alt yapıların ve elektriklerin yakınlara geldiği düşüncesi yerleşim alanına yakın olmasının doğal bir sonucu iken bu nedenle de gene belli bir oranda değere katkı gösterilmesi, para değerinde düşüş taşınmaz mal değerinde artış olduğu gösterilerek, değer artışı yapılması da yasaya uygun değildir. Davanın açıldığı gündeki (madde 15/13) gelire göre değer biçildiğinden ve bugünkü gelir de enflasyonist artışlar etkisi göstermiş olacağından bu nedenle bir katkı yapılması olanağı yoktur ve ayrıca olayla ilgisi olmayan köyden şehire yerleşimin azalması gibi bir unsurun dahi değere katkısı olacağının belirtilmesi ve böylece yüksek oranlar gösterilerek zorlamalar yapılması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : İdare vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenle HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ve temyiz harcının istenildiğinde geri verilmesine 26.9.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.