 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1984/6250
K: 1984/7596
T: 16.10.1984
DAVA : Taraflar arasındaki trafik kazasından doğma tazminat davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı M.G. hakkındaki davanın reddine 109,950 liranın davalı K.T.'dan alınarak davacıya ödenmesine fazla isteğin reddine ilişkin hükmün süresi içinde davacılar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine gereği konuşuldu:
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir yolsuzluk görülmemesine göre, davacıların aşağıdaki bendlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2 - Trafik kaydı, mülkiyeti kesin olarak gösteren sicillerden değildir. Trafikte üzerine bir araç kayıtlı olan kişi, her halde onun maliki sayılmaz. Kayda rağmen mülkiyetin üçüncü kişi üzerinde bulunmasını engelleyen bir yasa buyruğu yoktur. Trafik kaydı üzerine yazılı bulunan kişi, mülkiyeti muhafaza veya adi yahut taksitle satış ve bağışlama gibi taşınır mülkiyetini geçiren bir sözleşme ile aracı teslim edince trafik kaydına rağmen mülkiyet alana geçer. O halde bu kaydın her zaman aksi iddia ve ispat edilebilir. Ancak zarar gören kişi, davasını açmazdan önce aracın trafik kaydında malik görünenden başkasına ait olup olmadığı konusunda bir araştırma ve soruşturma yapmakla yükümlü kılınamaz. Aksine davasını trafik kaydına göre malik görünen kişiye yöneltmek zorunluğundadır. Nitekim davacılar da trafik kaydına dayanarak bu davayı açmışlardır.
Öte yandan Karayolları Trafik Yasasının 19 ve 20. maddeleri ile Tüzüğünün 27, 28 ve 32. maddeleri uyarınca aracın trafik sicilinde yazılı mal sahibinin veya araç üzerindeki hak ve yararların değişmesi halinde araç sahibi durumu ilgili trafik şube veya bürosuna bildirmeye mecburdur. Buna rağmen davalıların yasadan doğan bu yükümlülükleri yerine getirmemek suretiyle haklarında dava açılmasına sebebiyet vermişlerdir. Bu nedenle davanın husumet yönünden reddi üzerine davalılar yararına yargılama giderleri ve bu arada avukatlık ücretine hükmedilemez. Çünkü davanın bu şekilde yöneltilmesinde davacılara bir kusur yükletilmesi olanaksızdır. O halde hükmün yargılama giderlerine ilişkin bölümü bu nedenle bozulmalıdır.
3 - Davacılar haksız fiil tarihinden faiz istedikleri halde, bu talep hakkında bir karar verilmemiş bulunması bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın 2 ve 3. bentlerde gösterilen nedenlerle davacılar yararına BOZULMASINA davacıların diğer temyiz itirazlarının 1. bendde gösterilen nedenlerle reddine 16.10.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.