 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1984/5231
K: 1984/5748
T: 18.06.1984
DAVA : Taraflar arasındaki trafik kazasından doğma tazminat davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı 760227 lira 21 kuruş maddi ve manevi tazminatın faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, fazla isteğin reddine ilişkin hükmün süresi içinde davalılardan belediye başkanlığı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşuldu:
KARAR : Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat isteğini kapsamaktadır. Sorumluluk hukukunda, gerek sorumluluğun kurulmasında ve gerekse tazminat kapsamının belirlenmesinde; "kusur" önemli bir unsurdur. Bu nedenle mahkemelerin kusurun belirlenmesinde özen göstermeleri gerekir.
Davaya konu olayda, davacıların 4 yaşındaki çocuğu ve kardeşleri Ömer, kardeşinin elinden kurtularak aniden karayoluna fırlaması sonucu davalı belediyeye ait ve diğer davalının kullandığı aracın altında kalarak ölmüştür. Olay sırasında trafik kaza raporu düzenleyen polis memuru olayda öleni ve davalı şoförü 4/8'er kusurlu kabul etmiştir. Mahkemece yaptırılan bilirkişi raporunda ise, ölenin 4 yaşında bulunması nedeniyle kendisine bir kusur verilemeyeceği düşüncesinden hareket ederek davalı şoförün % 100 kusurlu olduğunu açıklamıştır.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda küçüklere kusur verilemeyeceği yolundaki görüş doğrudur. yaş küçüklüğü nedeniyle doğru ve yanlışı ayıramayacak olan kişide irade noksanlığı (kusur) aranmamalıdır. Ne var ki, davada kusuru olup olmadığı tartışılan küçük ölmüştür. Tazminat davası ana, baba ve kardeşler tarafından açılmıştır. Ölüm nedeniyle tazminat isteyenler ancak ölenin yaralanabileceği ve kişisel durumla ilgili değerlendirmeden yararlanamazlar. Küçük, trafik olayında yaralanmış ve bu nedenle kendi adına açılan bir davada tazminat istemiş olsaydı, kusurla ilgili bilirkişi ve mahkemenin verdiği sonuç doğru olacaktı.
O halde mahkemenin kusurun belirlenmesinde hataya düşerek karar vermesi usul ve yasaya aykırıdır.
Mahkemece yapılacak iş, uzman bilirkişi aracılığıyla, davalı ile ölenin eğitim ve bakımıyla ilgili olanların olaydaki kusur durumunu tesbit edip sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin şimdiden incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 18.6.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.