Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1984/2164
K: 1984/2662
T: 19.03.1984
DAVA : Taraflar arasındaki trafik kazasından doğma tazminat davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı (H.Ç.) hakkındaki davanın reddine, 46250 lira maddi tazminatın davalı (M.S.)'den alınarak davacıya ödenmesine, bu davalıya yönelik fazla istemin reddine ilişkin hüküm süresi içinde davacı Belediye avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine gereği konuşuldu :
KARAR : 1 - Dava trafik kazasından doğma tazminat isteğidir. Davalı (H.Ç.) adına trafikte kayıtlı bulunan araç davacı belediyeye ait araca çarparak hasara uğratmıştır. Davalı (H.Ç.) savunmasında aracını olayda önce üçüncü kişiye satmış olduğunu savunmuş ve bu konuda olaydan önce düzenlenmiş 10.10.1977 günlü adi kamyon satış senedi ile olaydan sonra düzenlenmiş 23.10.1978 günlü mülkiyeti muhafaza kaydıyla kamyon satış senedini ibraz etmiştir. Mahkemece sonraki senedin öncekini doğruladığı benimsenerek adı geçen davalı hakkındaki davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
Davalı (H.Ç.) zararlı sonucu doğuran kazayı yapan aracın trafik kaydına göre maliki durumundadır. Davacı idare trafik kaydını esas alarak davasının aracın maliki olan adı geçene yöneltmiştir. Bilindiği gibi trafik kayıtları mülkiyetin kesin olarak saptayan mutlak bir karine değil ise de, araç sahibinin kim olduğunu belirleyen güçlü bir kanıt olarak kabul edilmek gerekir. Çünkü trafik kaydına rağmen mülkiyetin bir üçüncü kişi üzerinde bulunmasını engelleyen bir yasa hükmü yoktur. Trafik kaydı üzerinde yazılı bulunan kişi mülkiyeti muhafaza veya adi yahut taksitle satış, bağışlama gibi taşınır mal mülkiyetini geçiren bir sözleşme ile aracı teslim edince trafik kaydına rağmen mülkiyet satın alana geçer. Bu sözleşme ile yeni malik Trafik Yasasın sorumluluk konusunda koyduğu kurallara göre üçüncü kişilere verdiği zarardan sorumlu olur. Bu bakımdan trafik kaydının aksi her zaman geçerli delillerle ispatlanabilir. Ne var ki, bu delillerin üçüncü kişileri bağlayabilecek nitelikte ve güçte olması ve özellikle zarara uğrayanların haklarını halele uğratacak bir sonuç yaratmaması şarttır.
Gerçi taşınır mal satışının geçerliliği belli bir şekle bağlı tutulmamıştır. Teslim ile mülkiyet trafik kaydına rağmen başkasına aktarılabilir. Öte yandan Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 299. maddesi hükmündeki esaslar birbiri ile hiç bağlantısı bulunmayan, birbirine karşı tam anlamıyla üçüncü kişi durumunda olan kişiler hakkında uygulama alanı bulamaz. Çünkü haksız eylemden zarar gören kişi (davacı) zarar veren ve aracını başkasına satan (davalı) (H.Ç.)'ın halefi değildir. Ancak özellikle trafik olaylarına karışan araçların meydana getirdiği zararların tahsilini imkansız kılmak için (muvazaalı olarak) olaydan sonra eski tarihte düzenlenen satış sözleşmelerinde üçüncü kişi durumundaki mağdurların zarara uğramasını önlemek amacıyla bu gibi belgelerin tarih yönünden mağdurlara karşı hüküm ifade edebilmesi için Usulün 299. maddesinde öngörülen koşulların kıyasen aranması hakkaniyete uygun düşmektedir. Nitekim Yargıtay'ın uzun yıllardan beri uygulaması da bu doğrultudadır.
Davaya konu olan olayda davalı (H.Ç.)'un ibraz etmiş bulunduğu 10.10.1977 günlü satış senedini davacı kabul etmemiştir. Bu senet herhangi bir nedenle notere veya yetkili memura tasdik yahut ibraz edilmiş değildir. Bu itibarla sözü edilen senedin yukarıda belirtilen hukuki esas karşısında davacıyı bağlayacağı benimsenemez.
Kaldı ki olay gününden sonra düzenlenen 23.10.1978 günlü mülkiyeti muhafaza kaydıyla kamyon satış senedinde davacı satıcı (H.Ç.) ile alıcı (O.Ç.) kamyonun belirtilen tarihte alıcıya devir ve teslim edildiğini ve bu tarihten önceki zamana ait bütün hukuki mesuliyetlerin satıcıya ait olduğunu ittifakla kabul etmişlerdir. Mahkemenin sözü edilen senetteki satıcının bu taahhüdünü gözetmeksizin onun hakkındaki davanın reddine karar vermiş olması bu yönden de mevcut delillere uygun düşmemiştir. O halde davalı (H.Ç.) hakkındaki davanın husumet yönünden reddine ilişkin karar usul ve yasaya aykırı bulunduğundan bozulmalıdır.
2 - dava dilekçesinin netice bölümünde tazminat alacağına kanuni faiz yürütülmesi de istenilmiştir. Yürütme günü belirtilmediğine göre faizin davanın açıldığı günden itibaren istenilmiş bulunduğunun kabulü gerekir. O halde hükmedilen tazminata davanın açıldığı günden itibaren yıllık % 5 kanuni faiz yürütülmek gerekirken bu yönün eksik bırakılmış olması da bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın 2. ve 3. bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, öteki itirazların 1. bentte gösterilen nedenle reddine 19.3.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Genel Olarak Türk Vatandaşlığının Kazanılması başvuru sonuçlanması 
  • 02.07.2025 08:15
  • Zihinsel Engelli İçin Velayet mi Vasilik mi? Yaşı 22 
  • 29.06.2025 16:49
  • Emlakçı dolandırıcılığı 
  • 22.06.2025 06:35
  • [Ceza davaları] Kripto Transferi Nedeniyle 7258 Sayılı Kanundan Yargılanıyorum – Yardımcı Olur Musunuz? 
  • 18.06.2025 04:12
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini