Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1984/10306
K: 1985/1728
T: 04.03.1985
DAVA : Taraflar arasındaki kişilik haklarına saldırıda bulunulmaktan doğma manevi tazminat davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı sabit olmayan davanın reddine ilişkin hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine gereği konuşuldu :
KARAR : Davacı, dövmek ve sövmek suretiyle kişiliğine saldırıda bulunan davalılardan 100.000 lira manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, olayın tarafların karşılıklı kavga etmeleri sonrasında gerçekleştiğini; bu nedenle ağır kusur unsuru bulunmadığından davanın reddine karar vermiştir.
Davalılar hakkında, iddia edilen eylemlerinden dolayı, ceza davası açılmış ve her iki davalı da sonuçta mahkum olmuşlardır. Olayda iki eyleme dayanılarak tazminat isteğinde bulunulduğuna ve bunlar hakkında ceza mahkemesinde ayrı ayrı değerlendirme yapılmış bulunmasına göre; her iki somut olayın uygun düşen soyut hukuk kuralları içinde değerlendirilmesi gerekir.
1 - Kişinin, kişisel değerlerinden olan yaşam ve sağlığı Medeni Kanunun 23-24 üncü maddeleriyle koruma altına alınmıştır; kişilik hakkının korunduğu bu kişisel değerlere el atılmasının doğurduğu zararlarla ilgili sorumluluk ise Borçlar kanununun 46 ve 47 nci maddelerinde düzenlenmiştir. Borçlar kanununun 49 uncu maddesinin aksine; yaşam ve sağlığa yönelik zararlar karşılığı istenilebilecek maddi ve manevi tazminatlar için kusur ve zararın ağır olması gerekmez.
Olayımızda her iki davalının, davacıyı döverek yaraladıkları ve eylemlerinden dolayı T.C.K.nun 456/4 ve 59 uncu maddeleri gereğince beşer bin lira ağır para cezalarıyla mahkum oldukları anlaşılmaktadır. Hukuk hakimi, ceza mahkemesinin hükmen belirlediği bu hukuka aykırılık ve illiyet bağıyla bağlıdır; tazminat için kusurun özel ağırlıkta bulunması da gerekmemesine göre (22.6.1966 gün ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı) davacı yararına davalıların bu eylemlerinden dolayı manevi tazminat hükmedilmemesi Borçlar Kanununun 47 nci maddesine aykırıdır. Davacının iki gün iş ve gücüne mani olacak şekilde yaralanması sorumluluğa değil; olsa olsa kapsama etki edebileceği de unutulmamalıdır.
2 - Davalıların, sövmek suretiyle davacının kişesel değerlerinden olan onur ve saygınlığına saldırıda bulundukları yine ceza mahkemesinin mahkumiyet kararıyla tespit edilmiştir. Ne var ki, davalılar eylemlerine uyan T.C.K.nun 482/3 üncü maddesi gereğince birer ay hapis ve 7500 lira ağır para cezalarına mahkum olurken; söivmenin karşılıklı olması nedeniyle verilen bu "cezalar" Türk Ceza Kanunun 495/2 nci maddesi gereğince ıskat edilmiştir.
Ceza mahkemesi davalıları mahkum etmekle, eylemin suç (hukuka aykırı) olduğunu kabul etmiştir; ceza hakiminin takdir yetkisini kullanarak verilen "cezayı ıskat etmesi" hukuka aykırılığı ortadan kaldırmaz. Bilindiği gibi suç sayılan eylemlerde cezalandırma hakkı Devlet'e aittir. Türk Ceza Kanunun 485 inci maddesinde Devlet, bazı nedenlerle, cezalandırma hakkını, cezayı ortadan kaldırmak suretiyle kullanılmasını uygun görmüştür. Başka bir anlatımla cezanın ıskatı,Devlet'in cezalandırma siyasetini ilgilendirir; ceza hukuku açısından yapılan ferdileştirme kişilerin yasalardan kaynaklanan haklarını ortadan kaldırmaz. bu nedenler, bir sövme suçuna verilecek cezanın 485 inci madde gereğince kaldırılması halinde, olayda hukuka yakırılık unsurları (özellikle ağır kusur) üzerinde durulmalıdır.
Mahkeme olayda ağır kusur olmadığını kabul ederken bunu neye dayandırdığını açıkça belirtmemiştir. Çok açık olmamakla beraber bunu "cezanın ıskatına" dayandırdığı söylenebilir; ne var ki, böyle bir kabulü haklı gösterme olanağı bulunmamaktadır. Çünkü bir kimseye "orospu vb." sözcüklerle sövme ağır kusurlu bir davranıştır. Kuşkusuz bu mutlak bir kural değildir; özellikle zarar görenin ağır kusurlu davranışının (örneğin ağır tahrik) ağır kusuru ortadan kaldıracağı unutulmamaladır.
Davaya konu olayda, olaya davalıların neden oldukları anlaşılmaktadır; özellikle tanık (Z.K.)'ın hazırlıktaki koğuşturmasında, (olay, davalı (A.)'nin davacıya İstanbul orospusu demesi üzerine başladığını) anlatan beyanı bunu kanıtlamaktadır. Bir an için bu olgunun kesin olmadığı ve tartışılabileceği söylense dahi, olayda davacının ağır kusur kaldıracak şekilde, bir "ağır tahrikinin olduğu" kanıtlanmamıştır. O halde hukuki kişiliğe bu ölçüde yapılan saldırıda var olması gereken "ağır kusur unsurunun" olayımızda da gerçekleştiğinin kabulü gerekir.
Mahkemenin, Borçlar kanununun 47 nci maddesiyle 49 uncu maddesini karıştırmak ve 49 uncu maddenin unsurlarından olana ağır kusur unsurunu hatalı değerlendirmek suretiyle isteğin reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırıdır; hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır. Mahkemece yapılacak iş, manevi tazminatın kapsamına etki edecek unsurları tartışarak ve gözeterek her iki eylemden dolayı davacı yararına uygun bir manevi tazminatı hüküm altına almaktan ibarettir.
SONUÇ :Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 4.3.1985 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini