DAVA : Turgut ile Adil arasındaki nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle; evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Davacı reşit olmadığı için mabasından nafaka istemek hakkına sahip ise de (MK. 148) bizzat dava açamaz. Davanın, kanuni temsilcisi tarafından açılması gerekir. Kanuni temsilcisi ise boşanma kararına göre velayet hakkına sahip olan babasıdır. Şu durumda taraflar arasında yarar çatışması bulunduğu gözetilerek (MK. 376/2) görevi, infaz süresinde kapsayacak şekilde, küçüğe kayyım (özel vasi) tayini olunması, onun husuru ile davaya devam edilmesi zorunludur. Öyle ise mahkemenin yargı çevresinde ahlakamı şahsiye işlerine bakan özel görevli mahkeme varsa kayyım tayini için o mahkemeye müzakkere yazılması, aksi halde sulh hakimi olarak doğrudan doğruya kayyım tayin edilmesi, kayyımın duruşmada hazır bulundurulması, böylece usulünce taraf teşkil olunduktan sonra yargılama yapılıp delil toplanması, sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken bu yön gözetilmeden, olaya uymayan sebep ve düzüncelerle nafaka takdir edilmesi usul ve kanuna aykırıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen kararın gösterilen sebeple BOZULMASINA, 2.4.1984 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972