DAVA : İbrahim'i kan gütme saiki ile birlikte öldürmekten, sanıklar Nazım ile Mehmet, işbu kan gütme saiki ile adam öldürme suçuna fer'an iştirakten sanık Ali, Maksut'u kan gütme saiki ile öldürmeğe tam derecede teşebbüsten adı geçen sanık Nazım ve izinsiz silah taşımaktan adları geçen sanıklar Nazım ile Mehmet'in yapılan yargılanmaları sonunda; hükümlülüklerine ilişkin (Sinop Ağır Ceza Mahkemesi)'nden verilen 6.4.1984 gün ve 2/33 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi Cumhuriyet Savcısı ile sanıklar taraflarından istenilmiş, sanıklar şartını yerine getirmiş duruşmada da talep etmiş ve hüküm kısmen re'sen de temyize tabi bulunmuş olduğundan dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan tebliğname ile Dairemize gönderilmekle, sanıkların duruşmaya müdafii göndermemesi nedeniyle duruşmasız olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:

KARAR : 1 - Sanık Ali'nin eylemi azmettirme niteliğinde olduğu halde yardım ve muzaharetten hükümlendirilmesi sanığa karşı temyiz olmadığından bozma sebebi sayılmamıştır.

2 - Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçlarının sübutu kabul, takdiri tahfife ve yaşa ilişkin cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma sebepleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık Ali'nin sübuta, sanık Mehmet'in eyleminin kavgaya katılmak niteliğinde bulunduğuna Cumhuriyet Savcısının Ali bakımından sübuta ilişen ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine. Ancak;

A) Maktul İbrahim, sanık Ali'nin amcası olup 1965 yılında babasını kasden öldürmüş olmasına rağmen, o günden bu yana aralarında hiçbir olay cereyan etmemiş, ancak suç tarihinden bir ay önce maktul İbrahim ile oğlu Maksut sanıklardan Nazım'ı av tüfeği ile hayati bölgelerinden yaralamak suretiyle öldürmeğe kalkışmaları ve bu haksız tahrikin husule getirdiği gazap ve şedit elemin etkisi altında Nazım ve Mehmet'in de maktulü kovalayarak müteaddit ateşleri sonucu sanık Nazım'ın maktulü öldürdüğü, sanık Mehmet'in de öldürmeğe kalkıştığı dosya içeriğinden anlaşılmış olmasına göre, olaydan bir ay önceki olayda maktul ve oğlu Maksut'un sanık Nazım'ı öldürmeğe kalkışmalarının olayın yakın nedeni olması 1965 yılındaki dedelerinin öldürülmesinin bu olayda etkisinin kesin kanıtları bulunmadığı savunma ve tüm dosya içeriğinden anlaşılmış bu suretle sanık Nazım'ın maktulü öldürmekten TCk.nun 448, 51, 55/3, 59. maddeleri mağdur Maksut'u öldürmeğe kalkışmaktan 448, 62, 51, 55/3, 59. sanık Mehmet'in ise maktulü öldürmeğe kalkışmaktan 448, 62, 51, 55/3, 59. maddeleri ile hükümlülüğüne karar verilmesi gerekirken öç almak amacıyla işlendiğinin kabulü suretiyle yazılı maddelere hükümlülüğüne karar verilmek suretiyle suç niteliğinin tayininde yanılgıya düşülmesi,

B) Olaydan 1 ay önce maktul ve oğlu Maksut'un av tüfeği ile sanık Nazım'ı hayati bölgelerden 7 gün iş ve gücünden kalır şekilde yaralayıp öldürmeye kalkışmalarının yararlarına ağır tahriki oluşturacağını düşünülmemesi,

C) Maktuldeki öldürmeyi intaç eden sol koltuk altından girip akciğeri parçalayarak kalbi delen kurşunun sanık Nazım'a ait tabancadan atıldığının saptanmasına göre sanık Mehmet'in eyleminin öldürmeye kalkışma şeklinde kabulü gerekeceğinin düşünülmemesi,

SONUÇ : Yasaya aykırı, sanıklar ve Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddi ile hükmün gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, sanıkların depo paralarının geri verilmesine, 6.11.1984 günü oybirliği ile karar verildi.

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972