 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E: 1984/2689
K: 1984/4497
T: 01.11.1984
DAVA : Aklen varit bir endişe ve havfi ciddi durumda Mehmet ile Mustafa'yı öldürmekten, Kemal'i öldürmeye tam derecede teşebbüsten ve izinsiz silah taşımaktan sanık (M.Y.)'nin bozma üzerine yapılan yargılanması sonunda; hükümlülüğüne ilişkin (Kahramanmaraş Ağır Ceza Mahkemesi)'nden verilen 8.12.1983 gün ve 181/318 sayılı hükmün Cumhuriyet Savcısı, sanık ve silahtan maada kısmı müdahiller tarafların Yargıtay'ca incelenmesi istenilmiş, sanık ile müdahiller şartını yerine getirmiş, sanık duruşmada da talep etmiş olduğundan dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; sanığın duruşmaya müdafii göndermemesi nedeniyle duruşmasız olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçlarının nitelikleri tayin, takdiri cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde aşağıda yeniden işaret edilecek bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan müdahillerin TCK.nun 461/son maddesinin tatbikinde isabet bulunmadığına ilişen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine. Ancak:
Sanığın vaki topla saldırıdan ciddi bir korkuya kapılarak ve fakat savunmasında ifrada giderek iki maktulü öldürdüğünün ve mağduru da yaralayıp öldürmeye teşebbüs ettiğinin, bu suçları TCK.nun 461/2. maddesinde belirtilen koşullar altında işlediğinin anlaşılmasına, sözü edilen 461/son madde ve fıkrada ise ölüm cezasına karşılık bulunmamasına göre, sanık lehine düşünülerek her maktulün savunmada ifrada gidilerek öldürülmesinden ve mağdurun öldürülmeye teşebbüs edilmesinden dolayı TCK.nun 448, 461/2, 448, 461/2, 448, 62, 461/2. maddelerle ayrı ayrı ceza tayini gerekirken birden fazla şahısları hedef alan sanık hakkında TCK.nun 80. maddesinin tatbik edilmesi;
B) Hükmedilen cezanın nev'ine rağmen TCK.nun 31, 33. maddelerinin uygulanması;
C) Bozmaya uyulduğu halde ilamın (B) bölümünde ücreti vekalete ilişkin bozma nedeninin gözetilmemesi;
SONUÇ : Yasaya aykırı ve sanığın duruşmalı inceleme sırasında vekilinin, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları ve tebliğname münderecaatı bu bakımlardan yerinde görüldüğünden, müdahillerin vasfa ait itirazlarının evvelce reddedilmiş olması itibarıyla cezanın nev'ine halel gelmemek üzere ve ceza miktarındaki müktesep hakta gözönünde tutulmak suretiyle hükmün gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, müdahillerin depo paralarının gelir kaydına, sanığın depo parasının geri vreilmesine, 1.11.1948 gününde oybirliği ile karar verildi.