 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1984/7616
K: 1985/3815
T: 27.05.1985
DAVA : Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 14.2.1982 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19.7.1984 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılardan Mustafa ve Arif vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : Davacılar davalı ile aralarında kurdukları ortaklıkla arazi alım ve satımı hususunda anlaştıklarını, buna uygun olarak faaliyet gösterdiklerini, dava konusu iki ayrı parselin tapusunun davalı üzerinde kaldığını ileri sürerek bunların ortaklar adına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davanın açılış biçimine göre inanç sözleşmesinin varlığına ve bu hukuki sebebe dayanılmıştır. İnanç sözleşmeleri, 5.2.1947 gün ve 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği gibi inanç gösterilene bin hakkın kullanılmasında inanç gösterenin tesbit ettiği amaca uydurmak borcunu yükler ve akitler arasında bir vekaletin hukuki sonuçlarını meydana getirir. Olayımızda göre ise inanç gösterilenin bir taşınmazı inanç gösteren hesabına ve kendi adına satın alınması halinde mülkiyetin inanç gösterene geçirilmesi söz konusudur. Kural olarak inanç sözleşmesinin geçerliliği biçim koşuluna bağlı değildir. Ancak, miktar veya değer bakımından tanıkla isbat yasağına giren durumlarda yazılı delil aranabilir. HUMK.nun 288. maddesi gereğince davalının muvafakatı dışında tanık dinlenemez. Ancak aynı Kanunun 292. maddesi gereğince yazılı beyyine başlangıcı bulunması halinde tanık dinletme isteğinin de yerine getirilmesi gerekir. Şu hale göre ibraz edilen belgeler, özellikle 7.6.1978 günlü sözleşme incelenerek bu açıdan değerlendirilmeli ve tanık dinletme isteği de bu bakımdan düşünülmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Ortaklığın yazılı delille isbat edilemediğinden söz edilerek ve davalının yeminine dayandırılarak davanın reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Temyzi itirazlarının yukarıda gösterilen nedenlerle kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinhde iadesine, 27.5.1985 gününde oybirliğile karar verildi.