 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1984/5857
K: 1985/85
T: 08.01.1985
DAVA : Davacılar (M.K.) ve arkadaşları vekili 28.8.2981 ve davacı (T.S.) 19.10.1981 günlü dilekçeleriyle Orman Kadastro Komisyonunun tahdit işleminin iptali, tapulu taşınmaza müdahale ve muarazanın önlenmesini istemeleri üzerine her iki davanın birleştirilerek yapılan muhakeme sonunda: Davanın kabulüne, 51 ve 52 parsel sayılı taşınmazların orman sınırı içerisine alınmasına ilişkin orman tahdidinin iptaline, her iki taşınmaza vaki muarazanın önlenmesine dair verilen 4.4.1984 günlü hükmün Yargıtay'ca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı Orman Genel Müdürlüğü vekili Av. (C.Ö.) tarafından istenilmekle gereği düşünüldü:
KARAR : Dosya kapsamına, toplanan delillere, davacıların davalarını görev yönünden reddine ilişkin DANIŞTAY ilamlarının tebliğ gününden itibaren Borçlar Yasasının 137. maddesinde öngörülen altmış günlük munzam süre içerisinde dava açıldığına göre, davalı vekilinin süreye ilişkin temyiz itirazının reddi gerekmiştir. Ancak;
Dava,orman kadastro komisyonunun tahdidi ile ilgilidir. Kesinleşen orman tahididi kapsamında kalan tapulu ve tapusuz taşınmazlar Devletin mülkü olur. Bu nedenle ve daha önce yörede orman tahdidi yapıldığı anlaşılmakla, 1938 yılı orman tahdid haritasının getirilmesi, uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla zemine uygulanması ve çekişmeli taşınmazları kapsadığının saptanması halinde davanın redine karar verilmesi gerekir. Aksi takdirde inceleme ve soruşturmaya devam edilmelidir. Zira 3116 sayılı Yasa uyarınca Devlet Ormanları tahdit edilmiş ve özel ormanlar tahdit dışı bırakılmıştır. Sonradan yürürlüğe giren 4785 sayılı Yasa ile özel ormanlar devletleştirilmiş ve bu arada 5658 sayılı Yasa ile de bazı koşullara binaen devletleştirilen bir kısım ormanlar sahiplerine iade edilmiştir. Orman Kadastro komisyonları, 1744 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Orman Yasasının 2. maddesini uygularken saptadığı devletleştirilmiş ormanları tahditle görevlidirler ve bu şeklide yapılan işlem de ilk tahdit sayılır. Bu itibarla, 1978/1979 orman tahdit evrakı noksanı tamamlanmalı, hava fotoğrafları ve diğer belgeler istenilmeli, mevcut ve getirilecek belgeler orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç kişilik uzman bilirkişi kurulu ile yapılacak keşifte zemine uygulanmalı, çekişmeli taşınmazların 1938-1945 yıllarında ve halen orman olup olmadıkları saptanmalı, yapılacak incelemede 4785 ve 5658 sayılı Yasaların hükümleri gözönünde tutulmalı uzman bilirkişi kurulundan bu yönlere ilişkin gerekçeli rapor alınmalı, tüm deliller ayrı ayrı değerlendirilmeli, bu husus kararda da gösterilmeli ve varılacak sonuç dairesinde bir hüküm kurulmalıdır. Açıklanan biçimde inceleme ve soruşturma yapılmadan ve mahallinde keşif icra edilmeden tesis olunan hüküm isabetli bulunmamış ve bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 8.1.1985 gününde oybirliği ile karar verildi.