 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1984/5822
K: 1985/90
T: 08.01.1985
DAVA : Davacı M.K. vekili tarafından, davalı A.S. aleyhine 14.4.1975 gününde verilen dilekçe ile kadastro komisyonunu kararının iptali ile 55 ada 36 parsel sayılı taşınmazın, şahsi hak ve zileyliğe istinaden tescili istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı A.S. vekili Av. M.Ö. tarafından istenilmekle gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili kadastro komisyonunca A.S. adına tahdit olunan 55 ada 22 parsel sayılı taşınmazda 252,50 m2 lik yerin H.G.'e ait olduğundan ve müvekkilince adı geçenin mirasçılarından satın alındığından bahisle mezkür yerin davacı M.K. adına tescilini istemiştir. Uyuşmazlığın çözümünde çekişmeli taşınmazın kime ait olduğnunu saptanması için komşu taşınmazlara ait kaytılardan yararlanılmak istenilmiş ise de kadastro beyannameleri getirtilmiştir ve tapu kayıtları da noksandır. Mevcut kaytılar yeterinde uygulanmamış ve değerlendirilmemiştir. Davacı M.K. adına tahdit edilen 55 ada 3 parsel sayılı taşınmaza revizyon gören tapuların geldiklerinden T.sani 1340 tarih 38 sayılı tapu uygulanırken yön tayininde hata yapılmıştır. Tapunun yeminindeki "Dede efendiye isabet eden bahçe" olarak doğudaki çekişmeli taşınmaz gösterilmiştir. Bu kaydın müfrezini t.sani 1340 tarih 37 numaralı tapu teşkil etmektedir ve maliki Ali Bekirzade Dede Efendidir. T. sani 1340 tarih ve 37 numaralı tapunun tedavül kayıtları 55 ada 1, 1, 33, 34 ve 35 parsel sayılı taşınmazlara revizyon görmüşlerdir. Bu taşınmazlar ise, 3 parsel sayılı taşınmazın sağında bulunmaktadırlar. Bu durumda t. sani 1340 tarih 38 sıra numaralı tapunun yesarindeki "Uğdenin bahçesi" 3 parselin doğusunda yer alan çekişmeli yere tekabül etmektedir. Uğde'nin de Ermeni olduğu bildirilmiştir. 55 ada 20 parsele uygulananan 29.6.1962 gün ve 71 numaralı tapu, batısında Dede Efendi'yi okumakta ise de, evvliyatını teşkil eden Eylül 134 tarih 36 numaralı kaydın sınırlarında Dede Efendi yazılı olmadığı giba arka ciheti "Paloğlu Bokosi namına mukayyet hane yeri'ni göstermektedir. Davalı A.S.'nin tapusu ile tesis kaydı, batıda Dede Efendiyi okumaktadır. Bu kayıt davacı vekilinin iddiasını teyit eder nitelikte ise de, ilişkin bulunduğu taşınmazın maliki evvelini mütegayip eşhastan olması ve tesis tarihi itibariyle uyuşmazlığın çözümüne yeterli değildir.
Ayrıca, mahalli bilirkişi ve tanıkların tasarrufa ilişkin sözleri, gereğince değerlendirilmemiştir.
Diğer önemli bir husus da, bu dava ile 1974/270 esas numaralı dava birbiriyle ilgili olduğu, dava dosyaları birleştirildiği ve deliller birlikte toplandığı halde, bilahare ayrılması isabetli olmamıştır.
Davanın hukuki dayanağını Medeni Yasanın 639 ve 909. maddeleri teşkil etmektedir. Kadastro tahdidinin aksine çekişmeli taşınmazın A.S.'nin tapusunun kapsamı dışında kaldığı, H.G.'ye ait olduğu, zilyetlik ve olağanüstü zamanaşımı ile iktisip koşullarının gerçekleştiği hususunun ispatı gerekmektedir. Halbuki dosya kapsamı ve mevcut deliller itibariyle çekişmeli taşınmazın mütegayyip eşhastan intikal etitği kanısı hasıl olmaktadır. Mütegayyip eşhasa ait taşınmazları, özel yasalar uyarınca Hazineye intikal etmişlerdir. 766 sayılı Tapulama Yasasının 1617 sayılı Yasa ile değişik 33/son maddesi hükmünce bu kabil taşınmazlarının zilyetlik ve olağanüstü zamanaşımı yoluyla iktisapları mümkün değildir. Ancak, mübadil ve mütegayyip eşhastan devralındığı yazılı delille ispatlandığı takdirde davanın dinlenme olanağı doğar.
Açıklanan durum itibariyle taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için ilk önce bu dava ile ilgili 1974/270 esas sayılı dava birleştirilmeli, komşu taşınmazlara ait kadasto beyannameleri ile revizyon gören tapu kaytıları tesis ve tedavülleri ile birlikte istenilmeli, mevcut ve getirtilecek belgeler çevreyi iyi bilen yaşlı ve tarafsız kimseler arasından seçilecek mahalli bilirkişiler aracılığıyla ait oldukları taşınmazlara uygulanmalı ve çekişmeli taşınmazı ne şeklide gösterdikleri araştırılmalı, keşifte tapudan anlayan uzman bilirkişi hazır bulundurulmalı ve kendisinden kayıtlar ile uygulama hakkında gerekçeli rapor alınmalı, teknik bilirkişiye keşfi izlemeye ve infaza elverişli kroki düzenlettirilmeli, A.S.'e ati tapu kaydı gereği veçhile değerlendirilmeli, çekişmeli taşınmaz adı geçene ait tapu kaydı dışında kalıyor ise hukuki niteliği ve zilyetlikle iktisabı mümkün yerlerden olup olmadığı tespit edilmeli, özel mülk olmadığı anlaşıldığı takdirde tarafların delillerinin tartışması yapılmalı, bu husus kararda da gösterilmeli ve varılacak sonuç dairesinde bir hükmü kurulmalıdır.
Bu itibarla, eksik inceleme ve soruşturmaya, yetersiz keşfe dayanılarak ve mevcut delillerin değerlendirilmesine yanılgıya düşülerek hüküm isabetli bulunmamış ve bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilini yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 8.1.1985 gününde oybirliğiyle karar verildi.