Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1984/4837
K: 1984/7047
T: 20.11.1984
DAVA : Davacı (D.C.) vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.4.1983 gününde verilen dilekçe ile şahsi hakka dayanarak tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 5.3.1984 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı (D.C.) vekili Av. (N.G.) tarafından istenilmekle, gereği düşünüldü :
KARAR : Davalılardan (R.Ş.), diğer davalılar (M.ü.) ve (M.Z.)'nun malik oldukları 1285 ada 35 parsel sayılı taşınmaza kat karşılığı inşaat yapmayı yükümlenmiş ve bu arada yapacağı inşaatta üç daireyi davacı (D.C.)'a satış vaadinde bulunmuştur. Bilahare (R.Ş.)'in mali gücünün yetersizliği nedeniyle onunla olan sözleşmeyi feshettiklerini bildiren arsa sahipleri, inşaatın yapınını diğer davalı (M.N.)'e devretmişlerdir. Davaya dayanak yapılan ve yasal koşullara uygun olarak düzenlenen sözleşmeler, hukuken geçerlidirler. Arsa karşılığı kat yapımı sözleşmesi karma akit olup, müteahhide edimini yerine getirdiğinde, ona sözleşme uyarınca kendisine bırakılan bağımsız bölümlerin mülkiyetinin nakledilmesini isteme olanağı sağlar. Müteahhit sözleşmeden doğan hakkını, borçlunun rıza ve muvafakatını almadan üçüncü kişiye temlik edebilir. Temlik işleminin yazılı olması yeterlidir. Şahsi hakkı temellük eden üçüncü kişi, müteahhidin halefi olarak bu hakkını arsa sahibine ileri sürme ve mülkiyetin namına nakledilmesini isteme olanağına sahiptir. Yukarıda geçerli olduklarına değinilen sözleşmelerin kapsamından davalı (R.Ş.)'in inşaatın belli bir kesimini yaptığı anlaşılmaktadır. Bu arada arsa sahiplerinin davacı (D.C.)'a satışı vaadedilen üç daireyi vermeyi taahhüt ettikleri, aslında davalı (R.Ş.)'in iflas etmeden önce arsa sahiplerinin muvafakatlarını almak suretiyle inşaatı (M.N.)'e devrettiği ve ortada muvazaalı işlem bulunduğu ileri sürülmüştür. O halde, açıklanan durum ve ileri sürülen hususlar gözönünde tutularak tarafların ikame edecekleri delillerin taplanması ve varılacak sonuç dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken, sözleşmelerin niteliğinde ve sağladıkları hakkı tayinde yanılgıya düşerek hiçbir işlem yapmadan davanın reddi, usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı (D.C.) vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 20.11.1984 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
1- Davalılardan (R.Ş.)'in iflas ettiği bildirildiğine göre İflas Masasının davada temsil edilmesi gerekirdi.
2- (R.Ş.) ile arsa sahipleri arasındaki inşaat sözleşmesi uyarınca 6 katlı 32 daireden ibaret olarak inşa edilecek binanın henüz birinci katının betonlarının dökülüp ikinci katının kalıpları çakılmış vaziyette iken müteahhit (R.)'ın mali sıkıntıya düşerek işi bıraktığı,arsa sahipleri ile yapılan inşaat sözleşmesinin feshedildiği, bundan sonra işin ikinci müteahhit (M.N.)'e verilip inşaatın bu kişi tarafından yürütüldüğü;davacının ise (R.Ş.) ile yaptığı sözleşmeye dayanarak bu inşaattaki dava konusu dairelerin tescilini istediği anlaşılmaktadır.
(R.Ş.)'in mali sıkıntıya düşüp inşaatı bıraktığı ve İflas ettiği dava dilekçesinde de kabul edilmektedir.Müteahhidin inşaatın hangi safhasında arsa sahiplerinden ne oranda tapu isteyebileceği sözleşmede yazılıdır.Henüz hiç bir dairenin tapusunu isteme hakkı doğmadan (ki bıraktığı inşaat safhası arsa sahipleri ile ikinci müteahhit (M.N.) arasındaki sözleşmede yazılıdır.ve bu husus ihtilafsızdır.) acze düşüp iflas ettiğine göre kendisinin isteyemeceği bir hakkı,onunla yaptığı satış vaadi sözleşmesine dayanarak davacı da isteyemez.
(R.Ş.)'in acze düştüğünün ve iflas ettiğinin ve işin ikinci müteahhit (M.N)'e devredildiğinin davacı tarafça da ikrar ve kabul edilmiş olması karşısında dava konusu dairelerin hala (R.Ş.)'e ait olduğu söylenemez ve esasen bu yolda bir iddia da yoktur.Dava dilekçesinde (M.N.)'in ve arsa sahiplerinin davacının hakkını tanıyacakları yolundaki sözlü beyanları dile getirilmiş olup bu beyanlar biran için gerçek kabul edilse dahi geçenleri yasal yoldan mülkiyet nakline zorlamağa olanak yoktur.
Mahkemece dava sonuç olarak reddedildiğinden yukarıda 1 nolu bentte yazılı nedenle (R.Ş.) lehinehüküm altına alınan yargılama gideri ve bu cümleden olarak vekalet ücreti yönünden hükmün düzeltilerek onanması görüşündeyiz.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini