 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1984/3437
K: 1984/5535
T: 25.09.1984
DAVA : Davacı Kemal vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.1.1980 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil istenmesi üzerine yapıyan muhakeme sonunda davanın reddine dair verilen 22.12.1983 günlü hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı Kemal vekili tarafından istenilmekle; dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek, gereği düşünüldü: Dava, temliken tescile ilişkindir.
KARAR : Mahkemece, davalıların miras bırakanları Tufan adına kayıtlı çekişmeli taşınmazı davacıya satışlarına ilişkin 12.5.1975 günlü senetteki imzanın davalı Sami'ye ait olmadığı saptandığından, tanıklar adıgeçenin askerden geldikten sonra taşınmazı geri alacağım diye söylediğini haber verdiklerinden ve bu suretle iştirak halinde mülkiyete konu olan taşınmazın tüm paydaşları satışa katılmadıklarından bahisle dava reddedilmiştir.
Davacı vekilinin davayı takip edebilmesi için kendisinden müvekkilinin şahsından alınmış vekaletnamenin istenmesi gerektiği düşünülmemiştir.
5.6.1944 gün 12/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği veçhile, haricen satılan taşınmaz üzerine alıcı bina yaparsa arsa sahibinin buna rıza gösterdiği ve alıcınında iyi niyetle hareket ettiği kabul edilir. Alıcı yararına MK. nun 650. maddesi uygulanır. Her ne kadar 5.12.1975 günü senetteki imzanın davalı Sami'ye ait olmadığı saptanmış isede adı geçenin çekişmeli taşınmazdaki payını davacıya haricen sattığı alıcının mezkür taşınmaza inşaat yapmasına sarih veya zımmi muvafakat gösterdiği ispat edilirse, bu husus yukarıda değinildiği üzere davanın dinlenilmesi için yeterlidir. Nitekim bir kısım davacı tanıkları, davalıların çekişmeli taşınmazdaki paylarını davacıya sattıklarını doğrulamışlardır. Taşınmazın satıldığı gün ile davanın açıldığı gün arasında geçen süre içerisinde davacının taşınmaza inşaat yapmasına Sami'nin muhalefet ettiğine dair delil ibraz olunmamıştır. Davalılar vekilinin gösterdiği tanıklardan Fevzi ve Battal, Sami'nin satışa iştirak etmediğini, askerden dönünce taşınmazı geri alacağını söylediğini, davacının ona birkaç kuruş vermek isteğini ve Sami'nin almadığını bildirmişlersede, tanık Fevzi davalı Latife'nin kocasıdır. Battal davalılardan sabri'nin dayısıdır ve bu arada Latife ile Ayşe adlarına vekil olarak satışa iştirak eden kişidir. Bu tanıkların davalılara yakınlıkları ve olaya iştirakleri dolayısıyla şahadetlerinin mücerret olarak değil diğer delillerle birlikte değerlendirilmesi iktiza eder.
Bu itibarla, davacı vekilinden müvekkilinin şahsından alınmış vekaletnamenin istenmesi, iddia ve savunma doğrultusunda tüm delillerin toplanması ve sonra değerlendirmeye tabii tutulması hiç değilse dava dilekçesinde her türlü beyyineye dayanıldığından davacıya, sami'ye çekişmeli taşınmazdaki payını satmadığı ve inşaatın yapılmasına rıza göstermediği hususunda yemin teklif etme hakkı olduğunun hatırlatılması gerektiği düşünülmeden eksik inceleme ve soruşturmaya istinaden kurulan hüküm isabetli bulunmamıştır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 3000 lira duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı Kemal'e ödenmesine, 25.9.1984 gününde oybirliği ile karar verildi.