 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1984/4838
K: 1984/6582
T: 25.10.1984
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalıların murisleri Ali Osman'a istendiğinde iade edilmek üzere 450.000 TL. ödünç para verdiğini, murisin ölümü üzerine, 17.1.1984 tarihli ihtarname ile mirascıları davalılardan istemesine rağmen, geri vermediklerinden, bu miktarın faizi ile davalılardan alınmasını istemiştir.
Davalı, süresinde zamanaşımı def'inde bulunmuş ve davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, tanzim gününden itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Borç senedinde belirli bir vade yoktur. Davalı borcunu davacının istediği tarihte ödemeyi taahhüt etmiştir. BK.nun 128. maddesi uyarınca zamanaşımı alacağın muaccel olduğu günden başlar. Alacağın muacceliyeti ihbar vukuuna tabi ise zamanaşımı bu haberin verilebileceği günden itibaren cereyan eder. Bu hüküm uyarınca davacı alacağını hemen istiyebileceğinden zamanaşımının senedin düzenlendiği günden işlemeye başladığının kabulü gerekir. Öyle ise alacağın ihtarname tarihinde muaccel olduğuna ilişkin temyiz itirazı yerinde değildir. Ne var ki uyuşmazlık ödünç sözleşmesinden kaynaklanmıştır. BK.nun 126. maddesindeki 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi sözleşmeler arasında ödünç sözleşmesi yoktur. Bu nedenle olayımızda 5 yıllık zamanaşımı süresi değil BK.nun 125. maddesindeki 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması gerekir. Sözleşme tarihine ve davanın açıldığı güne göre 10 yıllık süre geçmediğinden mahkemece zamanaşımı defi'nin reddi ile dava iddia ve savunma çerçevesinde esastan çözülmelidir. Yazılı gerekçe ile talebin reddi kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 5000 lira duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine ve istek olursa peşin harcın iadesine, 25.10.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.