 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1984/4512
K: 1984/5440
T: 17.09.1984
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı, davalılar avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalılardan iki milyon lire bedelle büro satın almak için sözleşme yaptığını, ancak davalıların taşınmazı başkasına satarak tapusunu da onun üzerine geçirdiklerini öne sürerek ödediği bir milyon liranın sözleşmede kararlaştırılan bir milyon lira ceza şartı ile birlikte ödeme günü olan 17.8.1973 tarihinden işleyerek % 10 faizi ile ödetilmesini istemiştir.
Davalı taraf sözleşmenin geçersiz olduğunun, ceza şartının ve faizinin istenemeyeceği, menfi tesbit davası açtıklarını sonucunun bu davayı etkileyeceğini ileri sürmüşler ve davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, sözleşmenin geçersiz olduğu ceza şartının da geçersiz olmakla istenemeyeceği ve 10.7.1940 gün 77 sayılı Tevhidi İçtihat Kararı uyarınca faiz taleb edilemeyeceği gerekçesiyle geçersiz sözleşme ile verilen bir milyon liranın davalılardan alınmasına, diğer isteklerin reddine karar verilmiştir.
Karar her iki tarafça temyiz edilmiştir.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir.
2 - Mahkemece, taraflar arasındaki taşınmaz satışı şekil noksanlığı nedeniyle hukuken geçersiz sayılmış ve davacının ödemiş olduğu satış bedelinin davalılardan geri alınmasına karar verilmiştir.
Olayda taşınmaz davacıya teslim edilmemiştir. Bu nedenle mahkemenin kararında söz konusu ettiği 10.7.1940 günlü, 77 sayılı Tevhidi İçtihat Kararının faiz yönünden olaya uygulanma olanağı yoktur. Taşınmaz satışının geçersiz olduğu taşınmazın davacıya teslim edilmediği ve davacı ödediği satış bedelini geri istemeğe yetkili olduğu kabul edildiğine göre, davacının satış bedelini iade de temerrüdü tarihinden itibaren temerrüt faizi ödemekle yükümlü bulunduğunun kabulü zorunludur. Davacı hakem nezdinde açtığı dava ile satış bedelini geri istemiştir. O halde davacının bu talebi ile davalı temerrüde düşmüştür ve hakemde açılan dava gününden itibaren kanuni temerrüt faizi ödemekle yükümlüdür. Açıklanan bu nedenler gözetilmeden, temerrüt faizine ilişkin istemin reddedilmiş olması yasaya aykırıdır. Karar bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine ve temyiz olunan kararın ikinci bentte gösterilen nedenle davacı yararına BOZULMASINA, istek olursa peşin harcın iadesine, 17.9.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.