Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1984/2506
K: 1984/3157
T: 26.04.1984
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalılardan Naim'den 4.10.1980'li satım sözleşmesi ile özellikleri dava dilekçesinde yazılı kamyonu 930.000 TL. sına satın aldığını, sözleşmeye göre Naim'in zapta karşı mütekeffil olduğunu, davalı Naim'in sattığı bu kamyonu diğer davalıdan önceden satın alıp, borçlu bulunmasına rağmen, davalı Saadettin'in, Naim'le aralarında mevcut olan bu hukuki ilişkiyi kendisinden gizliyerek, alıcı pozisyonunda kendisine başvurup, satış parası konusunda anlaştığını, sonrada Naim ile aralarındaki hukuki münasebete dayanarak, kamyonu zaptettiğini, müteakiben bir yakınına satıp, zilyetliğine devir ederek, aynen iadeyi engellediğini, tarafından Bolu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde davalılar aleyhine men'i müdahale, kamyonun davalılardan aynen geri alınması, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsili davasını açarak kazandığını, kararın kesinleştiğini, kesinleşen bu davada kar mahrumiyeti ve zarar ziyan talep haklarını saklı tuttuğunu öne sürerek kamyonun zaptı ile dava tarihi arasındaki para değeri düşüşü nedeni ile fazlaya ait hakları mahfuz kalma şartı ile 500.000 TL. sı ve ticari amaçlı kullanma mahrumiyeti nedeni ile 50.000 TL. sı ki toplam 550.000 TL. sının davalılardan, faizi ile tahsilini istemiştir.
Mahkemece; kesinleşmiş Bolu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1980/509 Esas, 1981/466 Karar sayılı hükmüne ve bilirkişi raporuna dayanılarak toplam 305.000 TL. sının davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı Sadettin tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Sadettin'in aşağıdaki bent kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları reddedilmelidir.
2 - Davacının bu davadaki isteği, 50.000 lira kazanç kaybı dışında, enflasyon sonucu para değerinde meydana gelen düşüş dolayısıyla uğradığı zararın tazminine ilişkindir. Daha açık ifade ile davacı kamyonun zaptı tarihinden bu davanın açıldığı tarihe kadar geçen sürede gerçekleşen % 77,2 oranındaki enflasyon sonucu icra yoluyla tahsil ettiği kamyon bedeli 900.000 liranın değerinde hasıl olan düşüş nedeniyle 717.960 lira zarara uğradığını iddia etmiş ve bu tutardan şimdilik 500.000 liranın ödetilmesini istemiştir. Nevar ki buna karşılık mahkemece davacıya kamyon bedeli olarak faizi ile birlikte icra aracılığıyla ödenen 945.000 lira ile, kamyonun kararın kesinleştiği 6.4.1982 tarihindeki piyasa değerini teşkil eden 1.200.000 lira arasındaki farkı oluşturan 255.000 liranın, davacıya tazminat olarak ödenmesine karar verilmiştir. Oysa davacının isteği, yukarıda özetlendiği gibi dava tarihinde kamyonun değerinin icra yoluyla kendisine ödenen karşılığından daha fazla olduğu ve aradaki farkın ödenmesi değil, alacağı olarak kabul edilen para miktarının enflasyon sonucu düşmüş olmasından dolayı maruz kaldığı zarara ilişkindir. HUMK.nun 74. maddesi gereğince hakim iki tarafın iddia ve savunması ile bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez. Öncelikle mahkemenin davadaki istek dışına çıkarak karar vermesi yasaya aykırıdır ve bozma nedenidir.
Öte yandan davacının kamyonu 2.12.1980 tarihinde davalı tarafından zaptedilmiş ve davacı 11.12.1980 tarihinde açtığı ilk davada, kamyonun aynen iadesini, bu mümkün olmadığı takdirde bedeli 1.200.000 liranın ödetilmesini istemiştir. O davada mahkemece, kamyonun aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde bedeli 900.000 liranın davanın açıldığı 11.12.1980 tarihinden itibaren faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş ve bu karar 6.4.1982 de karar düzeltmeden geçmek suretiyle kesinleşmiştir. İcra takibi sonunda aynen iade mümkün olmadığından ilamda gösterilen 900.000 lira faizi ile birlikte 945.000 lira olarak davalıdan tahsil edilmiş ve bu dava 13.6.1983 tarihinde açılmıştır.
İlk davada mahkeme davanın açıldığı 11.12.1980 tarihi itibarıyla ve bilirkişi aracılığıyla kamyon bedelini 900.000 lira olarak belirlemiş ve bu değeri kararında göstererek bunun davalıdan alınmasına hükmetmiştir. Bu karara karşı kamyon değerine esas alınan tarih veya takdir edilen değerini miktarı yönünden davacının bir temyizi olmamıştır. Aynen iadesine karar verilen kamyonun karşılığını teşkil eden ve davacıya ödenen 900.000 lira mahkeme hükmü ile belirlendiğine göre, kamyonun zapt tarihi ile ilk davada verilen kararın kesinleştiği tarih arasında kamyonun değerinde meydana gelen artışın davalıdan istenmesine hukuken olanak yoktur. Mahkemece ilk kararın kesinleştiği 6.4.1982 tarihi itibariyle kamyonun piyasa değerindeki farkın tazminat olarak ödetilmesine karar verilmesi bu yöndende yasaya aykırıdır.
Esasen davacı 900.000 lira olarak belirlenen kamyon bedelini, ilk davanın açıldığı tarihten itibaren hesap edilen faizi ile birlikte icra kanalıyla davalıdan tahsil etmiştir. Bu paranın değerinin zapt tarihi 2.12.1980'den ikinci davanın açıldığı 13.6.1983 tarihi arasında enflasyon sonucu % 77,2 oranında yani 717.760 lira miktarında düşmüş olduğu iddiası, davacının munzam zararı olarak kabul edilemez. Zapt tarihinde veya davanın açıldığı 13.6.1983 tarihinde bir Türk Lirası Türkiye'de bir Türk Lirası değerindedir. Yalnız toptan eşya fiat endeksine göre belirlenen enflasyon olgusu, para borçlarında alacaklının munzam zarara uğradığını ispata yeterli sayılamaz. Bu durumda davacı kamyonun bedelini zapt tarihinde değil de, açtığı davanın sonunda kararın kesinleşmesinden sonra almış olmasından dolayı temerrüt faizi ile karşılanan dışında bir zarar isteyemez.
Açıklanan bu nedenlerle mahkemenin para değerindeki düşüşle ilgili 500.000 liralık tazminat isteğini tamamen reddetmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle kısmen kabulü yasaya uygun görülmemiştir. Bu itibarla kararın bozulması gerekir.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentde gösterilen nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine ve kararın ikinci bentde yazılı nedenlerle BOZULMASINA, istek olursa peşin harcın iadesine, 26.4.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini