Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1984/5161
K: 1984/5886
T: 28.11.1984
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı (Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi)nce verilen 11.5.1984 tarih ve 397-251 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar avukatları tarafından istenmiş olmakla; dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacılar vekili, birleştirilerek görülen davalılarında, müvekkillerinden Keziban'ın kocası, Selami, Şemseddin ve Osman'ın babaları Zühal'in kayınpederi ve Bayram, Kahraman, Gültaze'nin dedeleri Nail'in, Ankara Esenboğa yakınlarında 16.1.1983 tarihinde düşerek yanan Afyon Uçağı'nda öldüğünü belirterek, eş için 2.000.000 lira, çocuklar için 1.500.000'er lira, gelin ve torunlar için 500.000'er lira; ki toplam 8.500.000 lira manevi tazminatın ve aynı olayda Nail ile birlikte uçakta bulunan ve ölen Mehmet'in kardeşleri olan Yakup için de 350.000'er liradan 700.000 lira manevi tazminatın olay tarihinden itibaren TTK.nun 1461. maddesine göre tayin edilecek faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, istenen tazminatın fahiş olduğunu ve taraf olunan Varşova Anlaşması'na ve Lahey Protokolu'na göre sorumluluk limitinin 20.000 Amerikan Doları olduğunu belirterek ve aynı kazada başka ölen kişilerin yakınlarına yapılan ödemelerin de dikkate alınması gerektiğini, davacı yakup için 400.000 lira ödemeyi kabul ettiklerini, gelin ve torunları için tazminat istenemeyeceğini, TTK.nun 1461. maddeye göre pay istenemeyeceğini savunmuşlardır.
Mahkemece toplanan delil ve belgelere nüfus kayıtlarına göre, taşımanın Türkiye hudutları içinde ve Türk uçağı tarafından yapılması nedeniyle, Varşova Sözleşmesi ve Lahey Protokolü'nün uygulanamayacağı sonucuna varılıp, eş Keziban için 1.000.000 lira, çocuklar için 750.000'er lira, gelin ve torunlar için 250.000'er lira, kardeş Yakup için 350.000'er liradan 700.000 lira manevi tazminatın olay tarihinden itibaren % 10 faiziyle davalılardan müştereken tahsiline karar verilmiştir. Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
1 - 12 Ekim 1929 yılında Varşova'da imzalanan "Uluslararası Hava Taşımalarına İlişkin Bazı Kuralların Birleştirilmesi Hakkında sözleşme" ve bu sözleşmeyi değiştiren 28 Eylül 1955 tarihinde La Haye'de imzalanan "Protokol"ün Türkiye tarafından onaylanması 1.3.1977 tarih ve 2073 sayılı Kanunla uygun bulunmuş ve 244 sayılı Kanunun 3. maddesine göre Bakanlar Kurulu'nun 7/13874 sayı ve 29.8.1977 günlü kararı ile onaylanmıştır (3.12.1977 gün ve 16128 sayılı Resmi Gazete). Varşova Sözleşmesi'nin 38/3 ve onu değiştiren Protokolün XXII. maddelerine dayanarak Türk Hükümeti'nin verdiği sözleşmeye katılma belgesi 25 Mart 1978 tarihinde, deyoziter devlet olan Polonya tarafından kaydedilmiş ve bu kaydedilmeden 90 gün sonra, yani 25 Haziran 1978 tarihinde sözleşme ve bunu değiştiren Protokol Türkiye bakımından da yürürlüğe girmiş (T.C. Dışişleri Bakanlığı'nın THY'na yazdığı 752-521-339 sayı ve 14 Eylül 1978 tarihli yazı) ve Türkiye de, bu tarihten itibaren sözleşmenin tarafı olmuştur.
Sözleşmenin 1/1. maddesine göre, bu sözleşme, uçak ile ücret karşılığında yapılan bütün uluslararası insan, bagaj ve eşya taşımalarına uygulanacaktır. Bir hava taşıma işletmesi tarafından uçakla yapılan ücretsiz taşımalara da aynı ölçüde uygulanacaktır.
Olayda, Paris (Fransa)-Ankara (Türkiye) yolcuları olan davacıların miras bırakanları, İstanbul'da aktarma yaparak davalı THY.'nın İstanbul-Ankara yolcuları olmaları nedeniyle taşımanın bir uluslararası taşıma olduğunu ve bu itibarla Varşova Sözleşmesi'nin sınırlı sorumluluk hükümlerinin uygulanması gerektiğini savunmuş, mahkeme ise taşımanın bir iç taşıma (Türkiye içinde) olduğundan bahisle Varşova Sözleşmesi hükümlerinin uygulanamayacağını kabul etmiştir.
Varşova Sözleşmesi'nin değişik 1/2. maddesine göre: "Uluslararası taşıma terimi, taraflar arasındaki anlaşmaya göre, hareket yeri ve varış yeri, taşımada bir kesilme veya aktarma olsun olmasın, iki sözleşen taraf ülkesinde bulunan... herhangi bir taşıma anlamına gelir..." Bu hükme göre, kalkış ve varış yerleri Varşova Sözleşmesi'ni imzalamış iki ülke toprağı üzerinde bulunan bir taşıma, uluslararası bir taşımadır. Arada kesilme veya aktarma olması taşımanın bu niteliğini değiştirmez. Diğer yandan, aynı Sözleşme'nin 1/3. maddesine göre de: "Birbiri ardınca birkaç hava taşıyıcısı tarafından yapılacak taşıma, ister bir tek anlaşma, isterse bir anlaşmalar dizisi şeklinde kararlaştırılmış olsun, eğer taraflarca tek bir iş olarak kabul edilmişse, Varşova Sözleşmesi'nin amacı bakımından bir tek bölünmez taşıma sayılır ve sadece, bir anlaşmanın veya bir dizi anlaşmanın tüm olarak aynı devletin ülkesi içinde icra edilecek olmasından dolayı uluslararası karakterini kaybetmez".
Bu hükümler, Fransa ve Türkiye'nin Varşova Sözleşmesi'nin tarafları oldukları, Paris ve Ankara'nın (kalkış ve varış yerleri) sözleşme tarafı Devletlerin ülkelerinde bulunmaları, aktarma ve aktarmadan sonraki taşımanın bir tek devlet ülkesi içinde yapılmasının sözleşmenin niteliğini değiştirmeyeceği gözönüne alındığında, olaydaki taşımanın bir uluslararası taşıma olduğunun ve bunun sonucu olarak da, Varşova Sözleşmesi hükümlerinin bu taşımaya uygulanması gerektiğinin kabulü lazım gelir. Zira, davacıların miras bırakanları Paris-Ankara taşıma bileti almışlardır. Bu taşımanın bir tek taşıma işi sayılması gerekir. Bu durumda da Paris-İstanbul yolculuğunun başka, İstanbul-Ankara yolculuğunun ise bir başka hava taşıyıcısı tarafından yapılması (böyle ise dahi) taşımanın uluslararası niteliğini değiştiremez.
Bu itibarla, olaya uygulanması gereken Varşova Sözleşmesi'nin değişik 22/1,5. maddesine göre, yolcu taşımasında taşıyıcının sorumluluğu 250.000 (iki yüz elli bin) altın frank ile sınırlandırılmıştır. Ancak işbu altın frank değeri, T.C. Merkez Bankası'nca tesbit edilememiştir. Her ne kadar bu değerin Fransız Merkez Bankası'ndan sorularak saptanması mümkün ise de, olayda, aşağıda gösterilecek nedenlerle bunun araştırılmasına gerek kalmayacaktır. Davalıların, uluslararası teammüle göre, 250.000 altın frangın 20.000 (yirmibin) Amerikan dolarına tekabül ettiği şeklindeki savunmasına gelince, bu teammül kanıtlanmış olmadığı gibi, ibraz edilen THY. bileti örneğinde de hiçbir sorumluluk sınırı gösterilmiş değildir. Bilette sadece Varşova Sözleşmesi'nin sınırlı sorumluluk hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş, bundan başka Amerika'da ve Amerika dışı memleketlerde sınırlandırmalar hakkında genel bilgi verilmiştir.
Olayda, Varşova Sözleşmesi'nin sınırlı sorumluluk hükmünün uygulanması olanağı var mıdır? Sözleşme'nin, Protokolle değişik 25. maddesine göre "Zararın taşıyıcının işçilerinin veya temsilcilerinin zarar vermek kasdıyla veya zararın doğması ihtimali olduğunu bilerek dikkatsizce yaptıkları bir hareket veya ihmal sonucunda meydana geldiği ispatlanırsa, 22. maddede belirtilen sorumluluk limitleri uygulanamayacaktır; ancak, bir işçi veya temsilcinin böye bir hareketi veya ihmali halinde onun kendi görevi çerçevesi içinde hareket ettiğinin de ispatı gerekir". Maddenin bu Türkçe metni Fransızca metninden biraz değişiktir. Oysa sözleşmeyi değiştiren La Haye Protokolü'nün XXVII/3. maddesine göre, protokol İngilizce, İspanyolca ve Fransızca olarak düzenlenmiş olup, her hangi bir tutarsızlık halinde Fransızca metin üstün tutulacaktır. Buna göre, bir kere, Türkçe metindeki cümle bölümü Fransızca metinde, "Du transporteur ou de sesz Preposes = taşıyıcının veya istihdam ettiği kişilerin" şeklinde olduğu gibi, "Dikkatsizce" kelimesinin karşılığında da "Temerrairement" kelimesi mevcut olup bu Fransızca kelimenin karşılığı, dikkatsizlikten daha öte "tedbirsizlik, ihtiyatsızlığa varan cesaretle pervasızca" anlamına gelmektedir (Bak. Petit larousse, 1968, sh. 1008; Fransızca- Türkçe Sözlük, Ahmet Halit Kitabevi, 1945, sh. 461). Olayda, sınırlı sorumluluk koşulunu kaldıran taşıyıcı adamlarının böyle dikkatsizce, pervasızca davranışları olup olmadığına bakmak gerekmektedir.
Çubuk Asliye Ceza mahkemesi'nin 1983/19 esas, 1984/4 karar sayılı ve 31.1.1984 günlü olup, düşen uçağın 1. Pilotu (Y.Ü.) ile 2. Pilotu (ATT)'nin mahkumiyetlerine ilişkin ilamında inkar edilmeyen ve hatta ikrar edilen bazı maddi durumlar tespit edilmiştir. Özellikle, havanın karlı ve bulutlu olduğu, havada Staratüs Tipi bulutların mevcut bulunduğu, uçağın inişi sırasında kuşbaşı büyüklüğünde kar yağmakta olduğu, 3250 feet yükseklikte iken uçağın çok ani bir sarsıntı geçirdiği ve bu hareketin ne olduğunu pilotların anlamadıkları ve o andan itibaren uçağın anormal bir duruma girdiği, pistin de karlı olduğu, bir sileceğin çalışmadığı ve pilotların inmeye çalışmaları, 300 feet'ten sonra alet kontrolünü terkederek çalışmayan sileceği ve hava şartlarına rağmen gözle iniş yapmaya teşebbüs etmeleri gibi hususlar saptanmıştır. Çubuk Asliye Ceza Mahkemesi'nin de isabetle teşhis etiği gibi, (sh. 9), binnetice çok kötü hava şartları içinde olmalarına rağmen pilotların "ihtiyatsız derecede bir cesaretle" pervasızca bir hareketle inişe geçmiş olmalarının, olayın gerçekleşmesinde başlıca etken olduğu anlaşılmaktadır. Yüzlerce kişinin hayatı ellerinde olan pilotların, onların hayatlarını tehlikeye sokacak böyle pervasızca hareketlere kalkışmak lüzumsuz cesaret örneği vermek hak ve yetkileri yoktur. Varşova Sözleşmesi'nin 25. maddesinin, en ufak böyle bir tedbirsizlik halinde sınırlı sorumluluğu kaldırmasının nedeni de, pilotların yolcuların hayatını tehlikeye sokabilecek en küçük bir hareketten dahi kaçınmalarını sağlamaya yönelik olduğu anlaşılmaktadır. Bu açıklanan nedenlerle davalı THY.'nın artık sınırlı sorumluluk şartına dayanması mümkün olmayıp, davacıların tüm zararlarından sorumlu tutulmaları gerekmektedir.
2 - Yukarda açıklanan nedenlerle olaya Varşova Sözleşmesi'nin sınırlı sorumluluk hükümlerinin uygulanmasına olanak bulunmamasına, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve manevi tazminatın (BK.m. 47) koşullarının olayda mevcut bulunmasına, mahkemece takdir olunan manevi tazminat miktarlarının, davacıların ölenlerle yakınlıklarına ve ölümün meydana geliş şekline uygun bulunmasına, tazminat alacaklarının haksız fiilin vukubulduğu tarihte muaccel olmaları nedeniyle olay tarihinden itibaren faize hükmedilmesinde de bir isabetsizlik mevcut olmamasına göre davalıların temyiz itirazlarının reddi ile yukardaki gerekçelerle hükmün onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Davalıların temyiz itirazlarının reddi ile, HUMK.nun 438/son maddesi gereğince gerekçesi değiştirilerek yukarda 1 numaralı bentde gösterilen nedenlerle sonucu itibarıyla doğru olan hükmün ONANMASINA, taraf vekilleri geldiğinden ve davacı vekili aynı günde ve aynı mahiyette birden ziyade dosyanın duruşmasında hazır bulunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 4/2. maddesi gereğince takdir edilen 4000 TL. duruşma vekillik ücretinin davalılardan alınıp davacılara verilmesine, fazla alınan 56.825 lira harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 28.11.1984 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Tapu babamın adına, kira sözleşmesi benim adıma. Kiracı tahliye hk.? 
  • 01.08.2025 20:09
  • [Ticari krediler] see this here sky kingdom aviation 
  • 01.08.2025 19:42
  • [Kredi notu] check it out sky kingdom aviation 
  • 01.08.2025 19:36
  • you could try here sky kingdom aviation 
  • 01.08.2025 19:20
  • [Bankalar hukuku] read this article sky kingdom aviation 
  • 01.08.2025 19:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini