 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1984/3420
K: 1984/3439
T: 12.06.1984
DAVA : Hasımsız olarak açılan davadan dolayı Ankara Asliye 1. Ticaret Mahkemesince verilen hükmün temyizen tetkiki davacı avukatı tarafından istenmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı vekili bir tacir olan müvekkilinin ticari defterlerini bilirkişi incelemesine esas olmak üzere Ankara Asliye 6 ncı Ceza mahkemesince ibraz ettiğini davanın beraatla sonuçlanmasından sonra Mahkemeden anılan defterler talep edildiği halde kalemde kaybolduğu ve yapılan araştırmalara rağmen bulunamadığının bildirildiğini açıklayarak, T.T.K. nun 68. nci maddesi gereğince zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacı tarafından ileri sürülen kayıp şekli T.T.K. nun 68 inci maddesinde belirtilen hallere girmediği düşüncesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere bir tacir olan davacının müvekkili aleyhine açılan ceza davasında inceleme konusu yapılan 980 yılına ait tüm ticari defterlerini bu nedenle mahkeme kalemine ibraz ettiğini ancak dava sonunda defterlerin bu yerde kaybolduğunu ileri sürmekte ve bu iddiasına dayanak olarak da ceza mahkemesi yazı işyerinde aldığı derkenar yazıyı ibraz etmiş bulunmaktadır.
T.T.K. nun konu ile ilgili 68 inci maddesinin son fıkrasında afet olarak sayılan haller sınırlayıcı değil, açıklayıcı olarak gösterilmiş olup ayrıca bu cümleye (gibi) edatı da konulmak suretiyle bu husus vurgulanmış bulunmaktadır. İddia şekline göre, davacı defterlerini ibrazla yükümlü olduğu mahkeme kalemine tevdi ettiğini ve ziyanda orada kendi iradesi dışında gerçekleştiğini açıklamış bulunmasına nazaran, mahkemece böyle bir talebin yukarıda belirtilen yasa hükmü çerçevesinde ileri sürülebileceği kabul edilerek işin esasına girilmeli, iddia dairesinde gerekli araştırma yapılmalı ve gerektiğinde bu husus Savcılık kanalı ile de soruşturularak sonuçta iddia sabit görülecek olursa davanın kabulüne karar verilmelidir.
Bu husus nazara alınmadan ve T.T.K. 68/son fıkrasına dar bir anlam verilerek davanın reddine karar verilmesi yerinde görülmediğinden hükmün mümeyyiz davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 12.6.1984 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.