 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1984/1267
K: 1984/1387
T: 12.03.1984
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Asliye 5. Ticaret Mahkemesince verilen hükmün temyizen tetkiki davacı avukatı tarafından istenmiş olmakla gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili,. müvekkilinin davalı bankanın Güngören şubesinde mevduat hesabı açtırıp para yatırdığını, sonradan davalının mevduat miktarının bir kısmının gerçekte bankaya yatırılmadığını ve görevini kötüye kullanarak banka kayıtlarında tahrifat yapan banka müdürü ile davcının anlaşarak bankaya yatırılan mevduattan daha fazla bir miktarın yatırıldığını gösterir hesap cüzdanının davacıya verilmesini sağladıklarını savunarak, müvekilinin şeref ve haysiyetini rencide ettiğini, müvekilinin kişiliğine vaki bu tecavüz nedeniyle derin elem ve ızdırap duyduğunu ileri sürerek 500.000 lira manevi tazminatın tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında, dava dilekçesinin hakim havalesi olmadan esasa kaydedildiğini, vekaletname eklenmediğini, zamanaşımı gerçekleştiğini, ayrıca davacı ile banka şubesi müdürünün anlaşarak davacının cüzdanına fazla bir meblağ yazmasına dair cevap ve savunmanın hakaret gayesiyle vuku bulmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Davacının inkara uğrayan mevduat miktarı ve faizinin tahsili için aynı mahkemede açtığı 981/21 esas sayılı dava ile manevi tazminata ilişkin işbu 981/611 esas sayılı davanın birleştirilmesine 2.3.1983'de karar verilmiştir.
Daha sonra tazminata dair dosyanın ayrılmasına ve yeniden tevzie tabi tutulmasına 10.6.1983'de karar verilmiş, ancak davanın gönderildiği İstanbul 1.Ticaret Mahkemesi de 14.9.1983 günlü kararıyla davayı ayırma kararı veren mahkemece bakılması icabettiği gerekçesiyle dosyayı 5. Ticaret Mahkemesine göndermiştir.
Bu defa İstanbul 5. Ticaret Mahkemesi nöbetçi mahkemece tevzi sonucu dosyanın gönderildiği 1. Ticaret Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olduğunu savunarak dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkeme, aralarında bağlantı bulunan davaları birleştirebileceği gibi yargılamanın daha iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için gerekli görürse birleştirdiği davaların ayrılmasına da davanın her safhasında talep üzerine veya re'sen karar verebilir. Evvelce birleştirilmiş olup da bu defa HUMK.nun 46. maddesine göre ayrılmasına karar verilen davalar artık başka bir mahkemeye gönderilmeyip ayrı dosya açılarak ayırma kararı veren mahkemece incelenip karara bağlanır. Prof. baki Kuru. Hukuk Muhakemeleri Usulü, 4. Baskı 1982, Cilt: 3, Sh: 2460
İstanbul Asliye 5. Ticaret Mahkemesi 981/21 esas sayılı dava ile evvelce birleştirdiği 981/611 esas sayılı davanın bu defa ayrılmasına karar verdiğine göre ayırdığı dava dosyasına yeni bir esas numarası vererek davaya bakması gerekirken yazılı olduğu şekilde ayrılan dava dosyasının tevzie tabi tutulmak üzere nöbetçi Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar vermesi usule aykırı bulunmuştur.
SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenlerle haklı bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 12.3.1984 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.