 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1983/737
K: 1985/519
T: 29.05.1985
DAVA : Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda (İSTANBUL) 5. İcra Tetkik Mercii Hakimliğince kabulüne dair verilen 23.9.1982 gün ve 1982/13398 - 1982/1026 K. sayılı kararın incelenmesi davalı borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 14.3.1983 gün ve 1982/1152-1844 sayılı ilamı: (..Mahcuz icra dairesinde satılmış, ancak bedelinin süresi içinde ödenmemesi sebebi ile menkul ihalesi tekemmül etmemiş, bu sırada borçlu, iflas ettiğinden icra dairesince yeniden satış istemi red edilmiştir. İİK.nun 193. maddesi gereğince memurluğun şikayet olunan 17.9.1982 tarihli kararı yasaya uygun olduğu gibi aynı yasanın 186. maddesi gereğince mahcuz iflas açıldığı zaman paraya çevrilmemiş bulunduğundan satış bedelinin ödenmesinin aynı sonucu doğuracağından ve menkulun masaya girmesi gerekeceğiden satış isteğinin reddine dair memur kararına karşı vaki şikayetin reddi gerekirken, kabul olunması isabetsizdir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Davacı (müşteki) alacaklı vekili, borçlu aleyhine açılan icra takibinde, borçluya ait deniz motorunun haczedildiğini 9.9.1982 tarihinde açık arttırma ile satıldığını, satış bedelinin ödenmesi için icra memurluğunca müşteki (olan) şirkete 7 günlük mehil verilmişse de bu müddet içinde ihale bedelinin ödenmesini, İİK.nun 118. maddesi gereğince mahcuzun tekrar satılması için başvurduklarını, icra memurluğunca, borçlu hakkında 13.9.1982 tarihinde iflasın açılmasına karar verildiğinden bahisle, artık icra takiplerinin yürütülemiyeceğinden yeniden satış taleplerinin reddine karar verildiğini, ihale tarihinin iflasın açılması tarihinden önce olduğuna göre, ikinci satışın yapılması gerektiğini, belirterek icra memurluğunun adı geçen kararının kaldırılmasını, ikinci satışın yapılmasına karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme; iflasın açılması tarihinin mahcuzun satışı tarihinden sonra olduğundan söz ederek davanın kabulüne, mahcuz motorun yeniden İİK.nun 116. maddesi hükümlerine göre ikinci satışına karar verilmiştir.
Bu karar Özel Dairenin yukarıya metni aynen alınan ilamıyle bozulması, ancak mahkeme (mahcuz deniz motoru açık arttırma ile satılmış, mülkiyeti satın alana geçmiştir, borçlunun ilgisi kesilmiştir) gerekçesiyle önceki kararda direnmiştir.
Borçluya ait deniz motorunun açık arttırma ile satıldığı 7 günlük süre de bedelinin ödenmediği, bu arada borçlunun iflasına karar verildiği hususunda anlaşmazlık yoktur. İhtilaf, açık arttırma ile satılıp, bedeli ödenmeyen ve ikinci defa satışı istenen mahcuz deniz motorunun iflas mesnetine girip girmeyeceği hususundadır.
Direnme kararının, Hukuk Genel Kurulunda temyiz incelenmesi sırasında üyelerden bir kısmı işin esası incelenmeden İcra Tetkik Merciinin kararının kaideten kesin olduğu İİK.nun 363. maddeide temyizi kabil kararların teker teker sayıldığını, kararın orada belirtilenlere girmediğini, bu nedenle yerel mahkeme kararının kesin olduğu temyiz dilekçesinin reddi gerektiği hususunu ileri sürmüşler ise de, çoğunluk kararın mahiyeti itibariyle temyizi kabil olduğu sonucuna vararak işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki kağıtlara, dayandığı gerektirici nedenlere, özellikle satış parasının kasaya girmesinden önce iflasın açılmış olmasına göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi Usul ve Yasaya aykırıdır. Direnme kararı açıklanan nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA), ön sorun yönünden 22.5.1985 günü yapılan ilk görüşmede çoğunluk sağlanamadığı için, ikinci görüşmede ön sorun yönünden salt çoğunlukla, işin esası yönünden ilk görüşmede üçte ikiyi geçen oyçokluğuyla 29.5.1985 gününde karar verildi.