 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1983/5-739
K: 1985/436
T: 10.5.1985
- TAPU KAYDI DÜZELTİLMESİ ( Davalının Bağımsız Bölümünün Eklentisi Olarak Tapuya Kaydedilen Yerin Ana Taşınmazın Ortak Yerlerinden Olduğu İddiası )
- ORTAK YERLER ( Garaj Niteliğindeki Yerin Eklenti Olmasını Önleyen Yasal Engel Olmaması )
- GARAJ NİTELİĞİNDEKİ YER ( Burasının Eklenti Olmasını Önleyen Yasal Engel Olmaması )
- EKLENTİ NİTELİĞİNİ KAZANMIŞ YERLER ( Ortak Ter Sayılması Olanağının Olmaması )
634/m.4
DAVA : Taraflar arasındaki "tapu kaydı düzeltilmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara Asliye 12. Hukuku Mahkemesince davanın reddine dair verilen 26.11.1981 gün ve 1978/509 E. 1981/764 K. sayılı kararın incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 18.2.1983 gün ve 1983/1055,906 sayılı ilamı: ( .Dava, ana yapının ortak sayılan yerlerinden olması gereken garajın, usulsüz bir işlem ile davalılara ait 9 nolu mesken cinsli bağımsız bölümünün eklentisi olarak tapuya tescil edildiğinden bu eklenti kaydının iptali ile, ortak yer olduğunun saptanması istemine ilişkindir.
Davalılar, bu konuda tapu sicil muhafızlığının açtığı iptal davası ile aynı davacıların bu garaj için istedikleri ecrimisile ait davalının red ile sonuçlanıp Yargıtay'ca onanarak kesinleştiğini ileri sürüp davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece bu konuda herhangi bir keşif veya bilirkişi incelemesi yapılmadan, sadece savunmadaki belgelere tutunularak 26.11.1981 günlü kararı ile dava reddedilmiştir. Davacıların temyizi üzerine, dosyayı inceleyen dairemiz 30.11.1982 günlü kararında Garaj niteliğindeki yerin eklenti olmasını önleyen yasal bir hüküm bulunmadığı ve eklenti niteliğini kazanmış yerlerin ortak yer sayılması olanağı olmadığı ve garajın ortak yer olduğuna ilişkin bir belge ve kanıt bulunmadığı gibi yapıldığı günden beri de ortak kullanıldığı yolunda bir deyim ve kanıt da bildirilmediği gerekçe ile temyiz itirazlarını reddetmiş ve mahkeme kararını onamıştır. Onama hükmü bu yerin eklenti olduğunun anlaşıldığı görüşüne dayanmaktadır. Oysa eklenti kaydının yanlış olduğu tapu sicil muhafızlığı tarafından dava konusu edilmiş ve davanın kat maliklerince açılması gerektiği görüşü üzerine iki kat malikinin eklenti kaydının iptali için açtıkları davalar birleştirilmiştir. Bu durumda ana yapıya ait tasdikli proje ve tüm tapu sicil muhafızlığının 2.4.1981 günlü kaydın yanlış yazıldığı yazısı gözönünde tutularak seçilecek uzman kişilerle keşif, araştırma, inceleme yapılması ve ilk tapu kaydı tarihinde henüz eklenti kavramı bile olmadığı sonradan kat mülkiyetine geçilirken eklenti kaydının tüm kat maliklerinin rıza ve muvafakatları ile tescil edilip edilmediği hususunda da saptanması ve onaylı projeye aykırı biçimde bir ayni hak tesis edilemeyeceğinin de gözönünde tutulması ve bütün bu araştırmalardan ve alınacak bilirkişi raporlarından sonra varılacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru bulunmamıştır. ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 10.5.1985 gününde oybirliği ile karar verildi.