 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1983/581
K: 1984/205
T: 07.03.1984
DAVA : Taraflar arasındaki "tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Dursunbey asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 18.4.1981 gün ve 1978/84-1981/36 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 10.3.1982 gün ve 1982/1194-2565 sayılı ilamı: (...Davanın konusu, müessese zararına sebebiyet veren davalıdan tazminat alınması isteğinden ibaret olup, mahkemece; davalının mahkumiyetine ilişkin ceza mahkemesi ilamının bağlayıcı nitelikte bulunduğu gerekçesiyle, 124.224,73 TL. sının davalıdan alınarak davacıya vyerilmesine karar verilmiştir.
Cezada mahkumiyete ilişkin ilam, mahiyeti itibariyle bu dava konusu açısından bağlayıcı nitelikte bulunmamaktadır. Mahkemece dava konusu zarara davalının sebebiyet verdiği usulen isbat ettirilerek sonucu uyarınca karar verilmek gerekirken eksik inceleme ile hüküm tesisi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Dava, hernekadar İş Mahkemesine hitaben açılmış ise de, yerel mahkemece, Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla karar verilmiş ve hüküm, tebliğinden itibaren HUMK.nun 432/1. maddesinde belirtilen 30 günlük süre içerisinde temyiz edilmiş bulunduğundan, direnmeyi kapsayan kararın süresinde temyiz edildiğinin kabulü gerekir.
Direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Davacı vekili, (...davalının uzun süreden beri müessesede tezgahtar olarak çalıştığını, ancak sorumluluğu altındaki bir kısım malı bir torba içinde mağaza dışındaki bir apartmanın kömürlüğüne sakladığının anlaşılması üzerine, bir taraftan hakkında emniyeti suistimal suçundan ötürü ceza kovuşturmasına tevessül edildiğini, öte yandan da depoda sayım yapıldığını ve sonuçta davalının yed'i emanetinde bulunan eşyadan 124.224.73 lira bir eksiklik tespit edildiğini..) ileri sürerek, bunun ödetilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, (..davalının Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesinin 1977/486 esas, 1978/110 karar sayılı ilamiyle ve TCK. nun 202/2. maddesi hükmünce tecziyesine karar verildiği ve kesinleşen bu kararın zararlandırıcı eylemin sübutu yönünden mahkemeyi bağlıyacağı..) gerekçesiyle davayı sabit görmüş ve sadece zararıne kapsamı konusunda yaptırdığı bir bilirkişi incelemesi ile yetinerek isteği hüküm altına almış; davalının temyizi üzerine bu hüküm Özel Dairenin yukarıya metni aynen alınan ilaniyle bozulmuş; ancak, mahkeme eski hükümde direnmiştir.
Yerel mahkemenin, davanın tümü için dayandığı tek kanıt, az yukarıda numaraları belirtilen Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesinin kesinleşmiş mahkumiyet ilamıdır. Bu ilamda söz konusu olan ve gerçekleştiği kabul edilen olgu, (...davalının, 18.11.1977 olay günü bir kısım eşyayı bir çuvala doldurarak deponun dışında bir yere saklamak suretiyle zimmet suçuna tam teşebbüs ettiği..) maddi olgusudur. Ne var ki, bu çuvala konulmuş olan eşyalar ele geçirildiği için, esasen davada bunların bedeli istenmemiştir.
Dava, bu olay üzerine depoda yapılan sayım sonunda tespit edilen eksikliklerin tahsiline ilişkindir. O halde, bu davada davacı müessese, öncelikle davalıya ne miktarda bir mal teslim ettiği, eksik çıkan malların tümünün davalı tarafından götürüldüğü hususlarını ispatla yükümlüdür. Davalının çuval içindeki bir kısım malları zimmetine geçirme teşebbüsünden mahkum olması, (davada ileri sürülen isteğin niteliği ve kapsamı yönünden) depodaki tüm eksiklikten de sorumlu tutulmasının tek ve yegene kanıtı sayılmaz.
O halde, Özel Daire bozma ilamında da belirtildiği veçhile; depoda meydana gelen eksikliğin davalının eylemi sonucu doğup doğmadığı konusunda davacı müessesenin delilleri sorulmak, gösterilecek bütün deliller toplanmak ve birlikte değerlendirilmek suretiyle davalının sorumlu tutulup tutulmayacağı; yönünde bir karar verilmek gerekirken, yazılı düşüncelerle eski kararda direnilmiş olması bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 7.3.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.