 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1983/105
K: 1984/717
T: 15.06.1984
DAVA : Taraflar arasındaki "icra takibinin iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; BALA İcra Tetkik merciince davanın reddine dair verilen 27.4.1982 gün ve 5-28 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 15.11.1982 gün ve 7631-8311 sayılı ilamı: (...1-Hakkında takip yapılan şuf'a davası ikame etmiş ve bu davada şuf'a bedelinin 750.000 TL. değil, 200.000 TL. olduğunu ileri sürmüştür.
Dava, taşınmazın aynıyla ilgili olduğundan kesinleşmeden infaz edilemez. Bu cihetin re'sen nazara alınması gerekir. Dayanak ilam temyiz edilmiş, takip yapanın temyiz isteği süre yönünden red edilmiştir. Yargıtay ilamının karar düzeltmeye tabii olduğu düşünülmeden ilam arkasına yasaya aykırı olarak verilen 19.1.1982 tarihli kesinleşme şerhine dayanılarak kararın kesinleştiği kabul edilemez. Bu yönden itirazın kabulüne karar verilmek gerekirken, işin esasının incelenip, reddolunması isabetsizdir.
2 - Kabul şekline göre de; dayanak ilamda edaya ait bir hüküm bulunmadığı gibi, bu ilamın verilmesine dair olan 1978/362 sayılı dava dosyasında 28.2.1982 tarihli celsede bankadaki paradan 240.000 TL. ipotek bedelinin mümeyyiz Ziya'ya ödenmesine karar verilmiştir. Bu durumda ilam davalısı olup, takip yapanın şuf'a bedelinden bankada mevcut 550.000 TL. alacağı mevcutur. Bu husus ilam davalısının 240.000 TL. yı takip konusu etmesinden de anlaşılmaktadır. Takibe dayanak ilamda davalının yani takip yapanın şuf'a bedelini bankadan almakta muhtariyetine denmektedir. Bu dahi takip yapan lehine edaya ait ilamda bir hüküm bulunmadığını göstermektedir
Hakkında takip yapılan aleyhine ilamda verilmiş bir tahsil hükmü varmışcasına itirazın reddolunması isabetsizdir. Takip yapanın bir hakkı varsa ayrıca dava hakkı saklıdır.
Kaldı ki, ipotek bedeli akit tablosuna göre 750.000 TL. içinde ipotek bedeli de dahildir. Ve bununla birlikte satış bedeli 750.000 TL. dır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle karar düzeltme isteğinin kabulü ile 17.6.1982. tarih, 5116-5554 sayılı onama kararının kaldırılarak 227.4.1982 tarih, 5/28 sayılı mercii kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK.nun 366. ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca bozulmasına..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle, Özel Daire bozma ilamının ikinci bendinin sonunda öngörülen ve ipotek bedeli ile ilgili bulunan ek gerekçenin yanlışlığının sonucu etkilemiyeceğine göre, Hukuk Genel Kurulnca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi Usul ve Yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 15.6.1984 gününde (BOZULMASINA), oyçokluğuyla karar verildi.