 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1983/287
K: 1984/57
T: 13.02.1984
DAVA : Dolandırıcılıktan sanık H.E.'ın hükümlülüğüne dair Alaca Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 2.6.1982 gün ve 97-196 sayılı hüküm, sanığın temyizi üzerine Yargıtay 6.Ceza Dairesince incelenerek 10.5.1983 gün ve 804-4259 sayılı ilam ile onanmasına karar verilmiştir.
C. Başsavcılığının, CMUK.nun 322. maddesi uyarınca Özel Daire onama kararının kaldırılmasına ve hükmün bozulması istemini bildiren 8.7.1983 gün ve 99 sayılı itaraznamesiyle dosyanın 1. Başkanlığa gönderilmesi üzerine Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dolandırıcılıktan sanık H.E.'ın TCK.nun 503/1. maddesi uyarınca 3ay hapis, 1500 lira ağır para cezası ile cezalandırılmasına, suça konu 100.000 liranın mahkemece fahiş kabul edilerek verilen cezalar TCK. 522. maddesince yarı oranında artırılarak 4 ay 15 gün hapis ve 2250 lira ağır para cezası ile cezalandırılmasına, kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın beher günü 100 lira hesabı ile 13.500 lira ağır para cezasına çevrilmesine, cezalar içtima olunarak 15.750 lira ağır para cezasıyla mahkumiyetine ilişkin hükmü Özel Daire;
(Dosya ve duruşma tutanakları münderecatına istenilen paranın miktarına, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli delillere, gerekçe ve takdire göre sanığın temyiz itirazları ile tebliğnamedeki bozma düşüncesini yernide görmeyerek oybirliği ile onamıştır).
Onama kararına yasal sürede itirazda bulunan C. Başsavcılığı; yasalarda cezaların asgari ve azami hadler belirlenmiştir. Cezalar uygulanırken yasal sebepler gösterilip cezalar artırılabilir. Yerel mahkeme temel cezayı belirlerken aşağı sınırı geçmemiştir. Oysa 522. maddeyi uygularken aşağı sınırı aşmış, takdire dayanmadığı gibi artırma nedenlerini de göstermemiş, yukarı sınırda artırma yapmıştır.
Bu itibarla Öze Daire onama kararının kaldırılmasına, yerel mahkeme hükmünün istek gibi bozulmasına karar verilmesini istemektedir.
Dosya kapsamına göre sanık dört parça tarlayı müştekiye 11.6.1980 tarihli senetle 1 milyon liraya satmış, bedelin 100.000 lirasını peşin almış, baiye için müşteki bono vermiştir.
Müşteki yaptığı soruşturmada satın aldığı tarlaların sanığın mülkü olmadığı, H.E. isimli bir şahsın tapulu tarlaları olduğunu öğrenmiştir.
Bu suretle müştekinin dolandırıldığı anlaşıldığından sanık yerel mahkemetarafından TCK. 503/1. madde ile 3 ay hapis ve 1500 lira ağır para cezası ile cezalandırılmış; suça konu 100.000 liralık değer fahiş kabul edilerek TCK.nun 522 nci maddesi uyarınca cezaları yarı oranında artırılmıştır.
Uyuşmazlık TCK.nun 522. maddesindeki değerin fahiş kabulünde ve artırmanın tavan oranında yapılmasının yasal gerekçe gösterilmemesi ve takdire dayanılmaması noktalarında toplanmaktadır.
Suça konu değer sadece 100.000 lira değildir. Sanık dört parça taşınmazı müştekiye 1 milyon liraya satmış, 100.000 lirasını peşin almış, bakiyesi için de müştekiden bono almıştır.
Bu itibarla değerin fahiş kabulünde ve cezanın yukarı oranda artırılmasında usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmadığından itirazın reddine karar verilmelidir.
Çoğunluk kararına katılmayan Ceza Genel Kurulu Başkanı S. Korkmaz, 4. Ceza Dairesi Başkanı A. Özgür, Üye O.M. Varol, H. Tankurt, C. Elgin ise itiraz yazısında açıklandığı üzere yerel mahkeme TCK.nun 522. maddesine dayanarak cezada yaptığı artırmada takdire dayanmadığı gibi, artırma nedenlerini ve gerekçesini göstermemiş bulunduğundan usul ve yasaya uygun olan itirazın kabulü yolunda oy kullanmışlardır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle itirazın reddine 13.2.1984 gününde üçte ikiyi geçen çoğunlukla karar verildi.