Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1983/105
K: 1983/205
T: 02.05.1983
DAVA : Geceleyin konut dokunulmazlığını bozmaktan sanık Şaban'ın hükümlülüğüne dair Çerkezköy Asliye Ceza Mahkemesi'nden verilen 17.2.1982 gün ve 81-135 sayılı hüküm, sanık vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesi'nce incelenerek bozulup yerine yeri çevrilmiştir.
İlk hükümde direnmeye ilişkin aynı mahkemeden verilen 6.10.1982 gün ve 75-135 sayılı son hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık vekili tarafından süresinde verilen dilekçe ile istenilmiş koşulu da yerine getirilmiş olduğundan dosya C.Başsavcılığı'nın hükmün bozulması istemini bildiren 17.3.1983 gün ve 4/8348 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Geceleyin mesken masuniyetini ihlal suçundan sanık Şaban hakkında Çerkezköy Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılama sonunda; TCK.nun 193/2. maddesi uyarınca 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 647 sayılı kanunun paraya çevirme ve erteleme hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına dair hükmünü, sanık vekilinin temyizi üzerine inceleyen özel daire :
"Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine Ancak : Sanığın geçmişteki halinden söz edilmeksizin, suçunu inkar ettiğinden ve duruşmadaki davranışlarından söz edilerek yasal olmayan gerekçe ile ertelemeye yer olmadığına karar verilmesi" isabetsizliğinden bozmuş, dosyanın gönderildiği mahalli mahkeme ise, Sanık ve mağduru başka kişiler olan, benzer veya benzemez suçlardan aynı gerekçelerle ertelemeye yer olmadığına dair mahkemelerinden verilen kararların yargıtay ilgili dairelerince onanarak bu uygulamanın bir içtihat niteliği kazandığını, ayrıca ertelemenin sanık için bir hak teşkil ettiğini, sanıkların adli sicil bültenleri dışında geçmiş hallerinin tesbitine imkan bulamayan hakimin, huzurda sanığın izlediği tutum ve davranışları ile takdirini kullandığını ifade ile önceki kararında direnmiştir.
İncelenen dosyaya, delillere ve oluşa nazaran;
Olay gecesi saat 24.00 sıralarında, işten evine dönen müşteki Mehmet'in etrafı biriket duvar ile çevrili bahçesi dahilinde evinin penceresi önünde bir şahsı dikilirken gördüğü, müştekinin geldiğini farkeden bu şahsın duvardan atlayıp kaçmak isterken müşteki tarafından yakalandığı ve bu kişinin sanık Şaban olduğu, müştekinin ne aradığını sorması üzerine sanığın birisini beklediğini söylemesiyle onu bıraktığı, ertesi gün sabap köy odasına giderek durumu muhtara anlattığı, o gün aranın sanığın bulunamadığı ertesi gün bulunup sorulduğunda birisini beklediğini ifade ettiği, bundan sonra müştekinin sanık hakkında şikayet dilekçesi düzenleyip C.Savcılığına verdiği, sanığın aşamalardaki savunmalarında olayı inkar etmeyerek gece tuvalete çıktığında köpek havlamaları üzerine merak edip baktığında birinin bahçe duvarından atladığını tekrar gelir yakalarım diye beklerken müşteki Mehmetin geldiğini, "kim o?" diye seslendiğinde durumu kendisine anlatıp evine gittiğini söylediği müştekinin penceresindeki sineklik teli tutan çıtalardan bazılarının söküldüğü, toplanan deliller sonucu sanığın mesken mesuliyetini ihlal suçunu işlediği kabul olunarak tecziyesine karar verildiği, 647 sayılı kanunun 6. maddesi uyarınca cezanın ertelenmesi hususundaki sanık isteğinin "sanığın suçunu inkar etmesi, duruşmadaki tavır ve hareketleri ile ilerde suç işlemeyeceğine dair kanaat gelmediğinden" ertelemeye yer olmadığına karar verildiği, özel daire ile mahalli mahkeme arasındaki uyuşmazlığın ertelemeye yer olmadığına dair kararın gerekçesinin yasal olup olmadığında oluştuğu görülmektedir.
647 sayılı kanunun 6. maddesi "Adliye mahkemelerinde para cezasından başka bir ceza ile mahkum olmayan kimse, işlediği bir suçtan dolayı ağır veya hafif para veya 6 aya kadar ağır hapis veya 1 yıla kadar hapis veya 1 yıla kadar hapis veya hafif hapis cezalarından biri ile mahkum olur ve geçmişteki haliyle ahlaki temayüllerine göre cezanın ertelenme,i ilerde cürüm işlemekten çekinmesine göre cezanın ertelenmesi ilerde cürüm işlemekten çekinmesine sebep olacağı hakkında mahkemece kanaat edinilirse bu cezanın ertelenmesi hükmolunabilir. Bu halde ertelemenin sebebi hükümde yazılır" hükmünü ihtiva etmektedir.
Sanık hakkında 6 ay hapis cezası tayin olunduğuna ve dosyadaki adli sicil kaydında sabıkasına rastlanmadığı bildirildiğine göre, hakkında 647 sayılı kanunun 6. maddesinin uygulanmasına yasal bir engel bulunmamaktadır.
Halk oylaması sonucu kabul edilerek 9 Kasım 1982 gün, 17863 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141. maddesine göre "Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır" denilmekte, aynı kural değişik tarzda CMUK.nun 32. maddesinde de tekrarlanmaktadır.
7.6.1976 gün ve 4/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararında da ifade olunduğu üzere erteleme talebinin reddi halinde de gerekçe gösterme sorumluluğu mevcut bulunmaktadır.
Anayasa ve gerekse yasalarda nelerin gerekçe olacağı sınırlı bir şekilde sayılmamakla beraber gösterilecek gerekçenin sanığın kişiliği ile ilgili bilgi ve belgelerin isabette takdir edildiğini gösterir biçimde geçerli ve yasal olması gerekir. Gerekçenin bu niteliği yasa koyucunun amacına uygun olduğu gibi kararı aydınlatmak ve keyfiliği önleyerek, tarafları tatmin etmek niteliğini de taşıdığı tartışma götürmez bir gerçektir.
Erteleme hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verirken sanığın geçmişteki haliyle ahlaki temayüllerinin gözönünde bulundurulması gerekeceği kanunen ifade olunduğuna ve mahkemesince bu hususlarda hiçbir açıklama ve gerekçe gösterilmeksizin sanığın suçunu inkar etmesi ve duruşmadaki tavır ve hareketleri nazara alınarak karar verildiğine göre; özel daire bozma kararında belirtildiği üzere gösterilen gerekçe yasal gerekçe niteliği taşımaktadır.
Bu itibarla sanık vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle sanık vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme hükmünün gösterilen sebepten dolayı tebliğnamedeki istem gibi BOZULMASINA, depo parasının geri verilmesine, 2.5.1983 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini