 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
8. Ceza Dairesi
E: 1983/116
K: 1983/398
T: 11.02.1983
DAVA : İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin ilamı ile 1 yıl 6 ay hapis ve 2 ay hafif hapis cezasına hükümlü Ahmet'in iş bu cezasının 50.000 lira nakdi teminat karşılığında infazının tehir edilmesi, tehir süresinin hitamında cezasının infazı için C. Savcılığı'na müracaat ve teslim olmaması ve infazdan kaçması nedeniyle, mezkur teminat parasının irat kaydedilmesine dair C. Savcılığı'nın talebine binaen, İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce ittihaz olunan ve istemin reddine dair bulunan 8.11.1982 gün ve 1976/175 sayılı karara vaki itiraz üzerine, merci sıfatıyla Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nce irat kaydına ait talebin reddi hususundaki karara C. Başsavcılığı'nın itiraz etme yetkisi bulunmadığından itiraz hakkında bir kir karar ittihazına mahal olmadığına dair 3.12.1982 gün ve D.İş 1982/447, Müt. K. 1982/494 sayılı kararın itirazla ilgili CMUK'nun 297. maddesinde, Ağır Ceza Mahkemesi'nin duruşmaya taalluk etmeyen kararları hakkında bir sarahat bulunmamakta isede, duruşmaya taalluk etmeyen Ağır Ceza Mahkemesi karalarına itiraz edilemeyeceğine dair bir hükmü de ihtiva etmediği,
CMUK'nun 299. maddesinin 3. bendinde ise, "Ağır Ceza Mahkemesi ile Başkanı tarafından verilen kararlar hakkındaki itirazların incelenmesi merciinin ise, yine Ağır Ceza işlerini gören en yakın Ağır Ceza Mahkemesi olduğunun" açıkca belirtildiği ve uygulamanın da bu yolda bulunduğu,
Kefalet parasının irat kaydı ile ilgili aynı Kanun'un 122. maddesine göre de, kefalet parasının irat kaydının acele itiraz yoluna tabi olup, kefalet parasının irat kaydına dair C. Savcılığı talebinin reddine dair kararların ise, kesin olmayıp itiraz yoluna tabi bulunduğu,
Kefalet parasının irat kaydına dair, C. Savcılığı talebinin reddi hususundaki 8.11.1982 günlü karara, 12.11.1982 tarihinde itiraz edilmesi sebebiyle, itiraz konusu karar ister itiraza, isterse acele itiraza tabi bulunsun süresinde kanun yoluna başvurulduğu,
Bu itibarla, itirazın tetkiki ile esası hakkında bir karar verilmesi gerektiği nazara alınmaksızın, duruşma harici verilen mahkeme kararlarına karşı da, Ağır Ceza Mahkemesi'nce verilmiş olsa dahi kanun yoluna başvurulacağı genel kuralına ve yerleşmiş uygulamaya aykırı olarak, kanuna yanlış anlam verilmek suretiyle, Ağır Ceza Mahkemeleri'nce duruşma harici verilen kararların kesin olduğundan ve ancak CMUK'nun 343. maddesi uyarınca yazılı emir yoluna başvurulabileceğinden bahisle, yazılı şekilde "karar ittihazına mahal olmadığına" karar verilmesinde isabet görülmediğinden dolayı CMUK'nun 343. maddesi gereğince mezkur kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı'nın 3.2.1983 gün ve 006622 sayılı yazılı emrine atfen C. Başsavcılığı'ndan tebliğname ile daireye ihbar ve dava evrakı birlikte tevdii kılınmakla incelendi.
KARAR : CMUK'nun 297. maddesine göre yasada aksi yazılı olmadıkça duruşmaya taalluk etmeyen kararlara karşı itiraz yolu açık bulunmaktadır. 825 sayılı TCK'nun yürürlüğe konulmasına ilişkin yasanın 25 ve onu izleyen maddeleri de gözönüne alındığında Ağır Ceza Mahkemeleri'in CMUK'nun 297. maddesinde sayılan mahkemeler dışında kaldığı biçiminde bir yorum yapılamaz. Ağır Ceza Mahkemeleri'nden duruşmayla ilgili olmaksızın verilen kararlara karşı da itiraz yolu açıktır.
CMUK'nun 299. maddesi hükmü uyarınca Ağır Ceza Mahkemeleri'nden itiraz yolu açık olmak üzre verilen kararların inceleme yerinen en yakın Ağır Ceza Mahkemesi olduğunda kuşku yoktur.
CMUK'nun 122. maddesi hükmü gereği olarak güvence akçesinin hazine adına gelir yazılmasına ilişkin olarak, duruşma dışında verilen kararlara karşı itiraz yolu açıktır.
Bu nedenlerle C. Savcısı'nın isteğinin reddine ilişkin olarak İstanbul 4. AĞır Ceza Mahkemesi'nden verilen karara karşı itiraz üzerine çözümleyici bir karar verilmesi gerekirken (karar ittihazına mahal olmadığı) biçiminde karar verilmesi usül hükümlerine aykırı ve C. Başsavcılığı'nın yazılı emire dayanan düşüncesi yerinde bulunduğundan Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nden verilip kesinleşen 3.12.1982 gün ve D. İş. 1982/447 - Müt. 494 sayılı kararın (BOZULMASINA),
SONUÇ : Bundan sonraki işlemlerin CMUK'nun 343. maddesinin son fıkrası uyarınca merciince yapılmasına 11.2.1983 gününde oybirliği ile karar verildi.