 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E:1983/18086
K:1983/17766
T:06.12.1983
- TAPULAMA TESBİTİ
- GÖREVSİZLİK KARARI
- KESİN HÜKÜM
ÖZET : Görevsizlik kararı, son [nihai] karar niteliği taşımadığından kesin hüküm olarak kabul edilemez.
(766 s. Tapulama K m. 32/e)
Taraflar arasında tapulama tesbitinden doğan ve sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle, tetkik Hakiminin raporu ve kağıtları okundu, İş incelendi, gereği görüşüldü:
Tapulama sırasında 749 parsel sayılı 19700 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tapu kayıtlarına göre payları oranında Malik, Şadiye, Bekir ve Hayrettin adlarına tesbit edilmiştir. Bekir mirasçısı Hilmi'nin Malik ve Şadiye'nin paylaşmaya dayanan itirazları tapulama komisyonunca kabul edilmiş ve 749 parselin 5885 m2 olarak Şadiye adına, (A) harfi ile gösterilen 5625 m2 bölümünün Hayrettin adına, (B) harfi ile gösterilen 8190 m2 bölümünün Bekir mirasçıları Hilmi ve Raset adlarına tesciline karar verilmiştir. Malik mirasçılarından Ümmü komisyon kararının yetki dışı olduğunu ileri sürmüş ve dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine dair verilen karar Dairece, diğer malik mirasçılarının davaya muvafakatlarının alınması veya katılmalarının sağlanması yahut Malik terekesine temsilci tayin ettirilmek üzere mehil verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece bozma kararına uyulduktan ve gereği yerine getirildikten sonra, davanın reddine, 749 parselin 5885 m2 olarak Şadiye; (A) harfi ile gösterilen 5625 m2 bölümün Hayrettin mirasçıları Gülbeyaz ve paydaşları; (B) harfi ile gösterilen 8190 m2 bölümün Hilmi ve Raset adlarına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davalılardan Bekir mirasçısı Hilmi savunmasında Tiftik arlık sözleşmesinin icra edildiğini kabullenmiştir. Ayrıca aynı konuda görülüp görevsizlik kararına bağlanan 1976/44 esas sayılı davada ta raf olan miras bırakan Bekir, sözleşmenin icra edildiğini, kayıt malikleri tarafından taşınmazın yarısının kendisine teslim olunduğunu, 20 yılı aşkın bir süreden beri de zilyet bulunduğunu ileri sürmüştür. O halde Bekir mirasçılarının istekleri sözleşmenin icrasının mahkeme hükmü ile temin edilmesi değil, sözleşmenin kendi aralarında icra edilmiş olması dolayısıyla lehlerine doğan hakkın tesbitidir. Bu istek tapulamanın uğraş alanına ve tapulama mahkemesinin görevine giren bir nitelik taşımaktadır. Her ne kadar aynı konuda görevsizlik kararına bağlanan dosyada, olay yanlış anlaşılarak, sözleşmenin icrası biçiminde kabul edilmiş ve görevsizlik kararı verilmiş ise de, görevsizlik kararı nihai karar niteliği taşımadığından kesin hüküm olarak kabul edilemez. Bu durumda Bekir mirasçılarının iddiaları ispat ettirilmeli, delilleri istenip toplanmalı, Tapulama Kanununun 32/c maddesinde öngörülen iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği saptanılmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı biçimde hüküm kurulmuş olması isabetsiz temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile (BOZULMASINA), 766 sayılı Tapulama Kanununun 73. maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına, 6.12.1983 gününde oybirliğiyle karar verildi.