 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
5. Ceza Dairesi
E: 1983/563
K: 1983/1344
T: 20.04.1983
DAVA : Evli olan Bedriye, Zeycan ve Fatma'yı zorla kaçırıp alıkoymaktan, Bedriye'nin zorla ırzına geçmekten sanık Ramazan, kaçırma suçuna katılmaktan ve aynı mağdurenin zorla ırzına geçmeye eksik derecede teşebbüs etmekten sanık Hüsnü ve kaçırma suçuna katılmaktan sanık Selahattin'in yapılan yargılamaları sonunda; TCK.nun 429/1, 416/1, 61, 59 ve 71. maddeleri gereğince sanık Ramazan'ın onbir sene yirmisekiz ay, Hüsnü'nün yedi sene yirmi dokuz ay yirmi gün Selahattin'in altı sene onsekiz ay ağır hapis cezalarıyla mahkumiyetlerine, Ramazan hakkında 31, 33. maddelerin tatbikine dair (Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi)'nden verilen 20.12.1982 gün ve 182/127 esas, 1982/297 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi o yer C. Savcısı ile sanıklar tarafından istenilmiş, şartı yerine getirilmiş ve sanık ramazan yönünden duruşmalı inceleme yapılması talep edilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığı'ndan tebliğname ile daireye gönderilmekle; dava evrakı incelenip, gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu:
KARAR : Sanık Selahatin'in ana adı kayden ZEHNİ iken, karar başlığında ZİHNİ olarak yazılması maddi hata kabul edilmiş,
Hazırlık soruşturması sırasında trafik ehliyetnamesinden çıkarıldığı gösterilen nüfus hüviyet cüzdanı örneğindeki açıklamaya göre sanık Hüsnü hakkında 6085 sayılı Yasanın 60/E maddesi uyarınca işlem yapılması mümkün görülmüş ve sanık Ramazan ile Hüsnü haklarında ırza geçmek suçundan dolayı TCK.nun 417. maddesinin uygulanmaması, bu suçtan karşı temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan kanıtlara, hükmün dayandığı gerekçe ve takdire göre sanık Ramazan ile Hüsnü'nün sübuta, rıza ile işlenen eylemlerin zora dayalı bulunduğunun kabulüne ve TCK.nun 432. maddesinin gözetilmemesinin isabetsizliğine ilişen itirazlarıyla sanık Ramazan müdafiinin duruşmalı inceleme sırasındaki aynı hususlara değinen savunmaları yerinde olmadığından reddine. Ancak:
1 - Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun diremizce de benimsenen 15.1.1962, 5/4 ve 15.10.1962, 5-54/53 gün ve sayılı İçtihatlarında açıklandığı üzere suç faillerinin kaçırdıkları kadınların evli olduklarını önceden bilmemiş olmamalarının suçun evli kadına karşı işlenmiş olması durumunu ortadan kaldırmayacağına ve TCK.nun 429. maddesinin ikinci fıkrasında "evli bir kadının kaçırılması" hali için ağırlaşan cezayı öngören yasa koyucu, suç failinin bu suçtan ceza görebilmesi, TCK.nun 440-441/2. maddelerinde olduğu gibi kaçırdığı kadının evliliğini bilmesi koşuluna bağlamadığı düşünülmeden 429. maddenin 2. fıkrası yerine birinci fıkrası ile uygulama yapılması,
2 - Sanık Ramazan'ın eylemi sadece mağdure Bedriye'yi şehvet hissiyle kaçırdıktan sonra zorla ırzına geçmekten ibaret bulunduğu halde diğer mağdurelerin hile ile kaçırılmaları suçlarına da katıldığına yer verilmek suretiyle yazılı biçimde hüküm kurulması,
3 - Sanık Hüsnü'nün zorla ırzına geçmekten bir yıl onbir ay on gün yerine bir yıl onbir ay yirmi gün ağır hapsine karar verilmesi,
SONUÇ : Yasaya aykırı ve temyiz itirazları ile tebliğname içeriği ve mütalaa bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık Ramazan'ın depo parasının gelir kaydına, sanık Hüsnü'nün depo parasının geri verilmesine 20.4.1983 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.