 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1983/6510
K: 1983/8025
T: 04.10.1983
DAVA : Abdullah vekilleri ile Gümrü ve Tekel Bakanlığı vekili Hazine avukatı aralarındaki dava hakkında (Ankara 9. Asliye Hukuk Mahkemesi)'nden verilen 3.3.1982 gün ve 1982/286-1983/104 sayılı hükmün dairenin 16.5.1983 gün ve 1983/4599-5279 sayılı kararı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı Gümrük ve Tekel Bakanlığı vekili Hazine avukatı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği konuşuldu:
KARAR : Davacı, davalı idare tarafından haksız olarak el konulan araçların açık depoda hiç bir önlem alınmadan bırakılması sonucu hasar gördüğünü, bu nedenle hasarın tazminini talep etmiştir. Mahkeme araçların davacıya iadesi sırasında tesbit edilen zararının 397.500 lira olduğunu kabul ederek bunun aynen tazminine karar vermiştir.
Mahkeme kabul edilen bilirkişi raporunda, aracın iadesi sırasındaki durumu esas alınarak zarar hesaplanmıştır; aracın el konulduğu tarihde ki durumu ise araştırılmamıştır. Bilindiği gibi zarar, malvarlığının zararı meydana getiren olaydan evvelki durumu ile sonraki durumu arasındaki farkından ibarettir. Buna göre davalının, davacı zararından sorumlu olacağı miktar, araca el konulma ve iade arasında geçen sürede meydana gelen zararla sınırlıdır; bunun dışında oluşan zararla hukuka aykırı eylem arasında uygun sebep sonuç bağı yoktur. Bu nedenle öncelikle aracın el koyma anındaki durumunun araştırılması ve belirtilmesi gerekirdi.
Zarar ve tazminat kapsamını doğrudan doğruya araştırmakla yükümlü olan hakim, bilirkişi raporu ile bağlı değildir. Unutulmamalıdır. ki hakimin görevi, bilirkişi raporu alıp bunu aynen hükme aktarmak değildir. Türk Milleti adına hüküm veren hakimin inceleme sırasında, bilirkişiyi olaya uygun düşen hukuk kuralları bakımından aydınlatması, onu yönlendirmesi ve rapor alındıktan sonra da kurallara ve gerçeğe uygunluğunu denetlemesi gerekir. Ancak bu takdirde hak ve adalete uygun bir hüküm kurulması mümkündür. O halde mahkemenin eksik incelemeye dayanan bilirkişi raporuna göre hüküm kurması usul ve yasaya aykırıdır, bu nedenle davalının karar düzeltme isteği kabul edilmelidir.
Mahkemece yapılacak iş dairemizin benzer olayda verdiği 4.4.1983 gün ve 2975/3597 sayılı kararında da belirtildiği gibi Gümrükten hasarlı olarak alınan bu araçların el koyma sırasındaki durumunu resmi (belgeler ve tutanaklardan da yararlanılarak) ve davaya konu zararın tamamının o şartlar altında gerçekleşmesinin mümkün olup olmadığını uzman bilirkişilere tesbit ettirip; belirlenecek gerçek zararın olayda davacının da bir ortak kusuru (özellikle motorda antifirizsiz su bulundurmak vb) varsa bunu da gözeterek tazminine hüküm vermekten ibarettir.
SONUÇ : Davalının karar düzeltme isteğinin HUMK.nun 440 ve 442. maddeleri gereğince kabul edilmesine; dairemizini 16.5.1983 günlü onama kararının kaldırılmasına ve temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle davalı yararına (BOZULMASINA), 4.10.1983 gününde oybirliğiyle karar verildi.