 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
3. Hukuk Dairesi
E: 1983/209
K: 1983/355
T: 24.01.1983
- KAMULAŞTIRMASIZ ELATMA
- ECRİMİSİL
ÖZET: 16.5.1956 gün ve 1/6 sayılı içtihadı Birleştirme Kararı uyarınca taşınmaz malına kamulaştırmasız -elatılan kişi idarenin elatmasının önlenmesini isteyebileceği gibi, elatmanın önlenmesi yerine mülkiyet hakkının devrine karşılık bedelde isteyebilir.
Anılan İçtihadı Birleştirme Kararı, kamulaştırmasız elatılan yerin sahibine mülkiyet hakkını sınırlayıcı bir kural koymadığından taşınmaz sahibinin ecrimisil isteme hakkının varlığını kabul zorunludur.
(YİBK., 16.5.1956 gün ve 1/6 s.)
Dava dilekçesinde 7500,- lira ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davalı idare, davacıya ait taşınmaz mala, kamulaştırma yapmadan el atmış ve davacıya bu el atılan yer için bir bedel de ödememiştir.
16.5.1956 gün ve 1/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, taşınmaz malına kamulaştırmasız elatılan kişinin, o yer üzerindeki mülkiyet hakkının devam ettiği kabul edilerek, idarenin elatmasının önlenmesini isteyeceği vurgulanmış ve ayrıca bir yenilik getirilerek, el atmanın önlenmesi yerine, mülkiyet hakkının devrine karşılık, bedel de istenebileceği kabul edilmiştir.
Sözü geçen İçtihadı Birleştirme Kararı, kamulaştırmasız elatılan yerin malikinin mülkiyet hakkını sınırlayıcı bir kural koymadığından, malikin ecrimisil isteme hakkının varlığınında, kabulü zorunludur.
Davacı, haksız işgal nedeniyle zararını, davalı idareden isteyebileceğinden bu zarar saptanıp hüküm altına alınmalıdır.
Mahkemece, ecrimisile hükmedilmesi için, koşulların oluşmadığından, bahsedilerek dava reddedilmişse de, bu koşulların neler olduğu açıklanmamış ve ecrimisil ödemeyi ortadan kaldıran açık yasal bir neden de belirtilmemiştir.
Hükümde dayanılan, kamulaştırma davacı ile ilgili bulunmamaktadır. Dava konusu .yer hakkında davacı ile ilgili bir kamulaştırma yapılıp, kamulaştırma bedeli davacı emrine yatırılmadığı gibi, kendisine de ödenmemiş ve aksine Faike ait kamulaştırılan yere, davacıya ait, dava konusu yerin de katıldığı anlaşıldığından, fazla ödenen kamulaştırma bedelinin hükmen tahsili cihetine gidilmiştir.
Ayrıca, davacının mülkiyet. hakkını yitirmediği ve dava konusu taşınmaz malın kamulaştırma dışında kaldığı, kabul edilerek tapulama mahkemesince, bu yer için davacı adına tapu da tesis edilmiştir.
Davacı ile ilgili ve onu bağlayıcı bir kamulaştırma yapılmamış olduğundan, maddi hata davasından da söz edilemez.
Bu nedenle davaya bakılması gerekirken davanın reddi doğru değildir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 24.1.1983 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.