 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
2. Ceza Dairesi
E: 1983/1446
K: 1983/1707
T: 10.03.1983
DAVA : Yetkili mercilerce verilen emirlere aykırı hareketten sanık Saniye, Halit, Bahriye, Cemile, Şehri, Cemal ve Fadime haklarında yapılan duruşma sonunda; 2248 sayılı Kanunda nazara alınarak TCK.nun 526/1, 55/3, 59, 94 ve 647 sayılı Kanunun 4-6. maddeleri gereğince neticeten Şenel'in 3055 lira, diğer sanıkların 4583'er lira hafif para cezasıyla tecziyelerine, Şenel'in cezasının ihtaren teciline, diğer sanıkların cezalarının teciline yer olmadığına, yargılama giderinin sanıklardan müştereken ve müteselsilen alınmasına dair (Durağan Sulh Ceza Mahkemesi)'nden verilen 12.8.1982 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi C. Savcısı tarafından süresinde dilekçeyle istenmek ve dava evrakı C. Başsavcılığı'nın 23.2.1983 tarihli tebliğnamesiyle daireye gönderilmekle okunup, iş anlaşıldıktan sonra gereği düşünüldü:
KARAR : Milli Eğitim Bakanlığı'nın Merkez Teşkilatı ile valiliklere gönderdiği 30.1.1981 tarihli genelgede, okuma yazma kurslarına daha çok sayıda vatandaşın katılması için özendirici önlemler alınması, bilenin bilmeyene öğretmesi hususunun telkin edilmesi, televizyondaki okuma yazma programlarından daha çok yurttaşın yararlanabilmesinin sağlanması, bu seferberliğin bir yarış haline getirilmesi, propagandasının yapılması, basına gerektiği şekilde yansıtılması ve bu yolla desteklenmesi lüzumu vurgulanmak suretiyle, vatandaşın kurslara katılma arzu ve isteğinin harekete geçirilmesi ve bu yolla okur yazar oranının en üst seviyede gerçekleşmesi amaçlanmıştır.
Bu genelgenin valiliklere ait 2. bölümünün (f) bendinde (tüm kamu ve eğitim yöneticilerinin okuma yazma seferberliğinde aktif, etkin katılımı için, bu seferberlikte oynayacakları aktif rol, başarı durumlarının değerlendirilmesinde ölçüt olarak alınacaktır. Bu cümleden olarak kamu eğitim yöneticileri bu seferberliğe aktif katılımlarından dolayı "başarı belgesi" ile ödüllendirileceklerdir. Okuma yazma seferberliği ile ilgili görevleri yerine getirmeyen, savsaklayan ve hizmete engel olanlarda yasal gerekler yerine getirilecektir) denilmek suretiyle ve organizasyonda eğitici kadroyu teşkil edenlerin durumlarına değinilmiştir.
Kaldı ki, 222 sayılı İlköğretim Kanununun 6. maddesinde dahi İlköğretim kurumları (mecburi olanlar ve isteğe bağlı olanlar) şeklinde ikiye ayrılmış, kanunun 13. maddesinde (isteğe bağlı tamamlayıcı kurslarda, ilköğretim çağı dışına çıkmış olupta üst dereceli öğretim kurumlarına gidememiş olan yurttaşlardan genel bilgilerini artırmak ve kendilerinin daha iyi bir iş üretim unsuru olarak yetiştirilmeleri amacıyla öğretim yapılır. Bu kurumlar gerçek ve tüzel kişilerle belediyeler, özel idareler ve devlet tarafından açılabilir denilmiş, 52 ila 59. maddelerde ise çocuğunun mecburi öğretim kurumuna devamının sağlanmasına, veli yahut vasi veya aile başkanının bu konudaki yükümlülüklerine ve bunlara uygulanacak müeyyidelere ilişkin hükümler getirilmiş olup, mecburi öğretim çağı dışında bulunanlardan okuma yazma bilmeyenlerin, bu amaçla açılan kurslara devamını zorunlu kılan bir düzenlemeye gidilmemiştir.
Ezcümle vatandaşın, okuma yazma kurslarına, cezai müeyyide uygulanmak suretiyle katılmalarının sağlanmasına dair bir yasal hükmü olmadığı gibi Bakanlık genelgesi de böyle bir amaca yönelik bulunmamaktadır. Bu itibarla;
1 - Durağan Kaymakamlığının; kursa katılmayanlar hakkında 5442 sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak TCK.nun 526. maddesi uyarınca işlem yapılacağından bahisle verdiği emre aykırılığın sözü edilen maddedeki suçu oluşturmayacağı gözetilmeden yazılı gerekçe ile mahkumiyet kararı verilmesi,
2 - Kabule göre, iştirak hali söz konusu olmadığı halde sanıkların yargılama giderinden müteselsilen sorumlu tutulmaları,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, kısmen istem gibi 10.3.1983 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.