Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1983/772
K: 1983/2028
T: 01.03.1983
  • İDARİ DAVA
  • ELATMANIN ÖNLENMESİ
ÖZET: Davacı, taşınmazının belediye başkanı tarafından İmar Yasasına uygun biçimde alınmış idari karara dayanmadan anılan yasaya aykırı olarak yıktırıldığını ve yerinin belediyece işgal edildiğini öne sürerek zararının ödetilmesini ve elatmanın önlenmesini istemiştir.
11.2.1959 gün ve 17/15 sayılı İnançları Birleştirme Kararında ((Kamu Kuruluşlarının verdikleri kararlar sonucunda plan ve projelere uygun olarak tesisler yaptırmış olmaları yada bu tesisleri kullanmaları yahut tesislere bakmaları nedeniyle kişilerin uğramış oldukları zararların ödetilmesine ilişkin davaların yönetsel nitelikte olduğu ve bu tür davalara bakmaya yönetsel yargı yerinin görevli olduğu belirtilmekle, yukarda anılan istemin niteliği yönünden olaya uygulanamaz.
(743 s. MK m. 618)
(YİBK., 11.2.1959 gün ve 17/15 s.)
Taraflar arasında görülen davada; davacılar, 31 ada 43 parseldeki binanın yıktırılması, taşınmazın bir kısmının yol ve bahçe haline kalbedilmesi suretiyle elatmanın önlenmesine, belediyece ihdas edilen duvarların kalini, yıkılan binadan dolayı 200.000 lira zararın tahsilini istemiştir.
Davalılar, hizmetten doğan anlaşmazlığın giderilmesi idari yargı içerisinde olduğundan görev yönünden davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır. Davanın idari yargıya ait olduğu nedeniyle görev yönünden davanın reddine ilişkin kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmiş olmakla; dosya incelenerek gereği konuşulup düşünüldü:
Davacılar, miras yoluyla malik oldukları tapu sicilinin 31 ada 43 parselinde kayıtlı iki katlı ahşap kargir ev niteliğindeki taşınmazlarının davalılardan eski belediye başkanı Baki tarafından 6785 sayılı İmar Yasasına aykırı olarak ve sözü edilen yasaya uygun biçimde alınmış idari karara dayanmaksızın yıktırıldığında ve yerinin davalı belediye tüzel kişiliğince işgal edildiğinden bahisle 200.000 lira zararlarının ödetilmesini ve elatmanın önlenmesini istemişlerdir. Böylece dava, elatmanın önlenmesi ve zararın giderilmesi isteğine ilişkindir. Yerel mahkemece isteklerin niteliği itibarıyla uyuşmazlığın çözümünün 11.2.1959 tarih, 17/15 sayılı İnançları Birleştirme Kararı gereğince idari yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görev yönünden dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Yerel tapu sicil muhafızlığından getirtilen kayda göre sicilin 31 ada 43 parselinde cinsi harap ahşap ev olarak Nazh adına kayıtlı binanın, belediye tarafından ve davalı Baki'nin belediye başkanlığı görevi sırasında yıktırıldığı ve yerine belediyece elatıldığı hususunda yanlar arasında bir uyuşmazlık yoktur. Yerel mahkemenin hükmüne dayanak yaptığı 11.2.1959 tarih 1958/17 esas, 1959/15 karar sayılı İnançları Birleştirme Kararı "kamu kuruluşlarının verdikleri kararlar sonucunda plan ve projelere uygun olarak tesisler yaptırmış olmaları yada bu tesisleri kullanmaları yahut tesislere bakmaları nedeniyle kişilerin uğramış oldukları zararların ödetilmesine ilişkin davalar yönetsel nitelikte olup bu tür davalara bakmaya yönetsel yargı yeri görevlidir" hükmünü içermektedir.
Sözü edilen inançları birleştirme kararının yukarıda kaydedilen içeriğine göre, olayda uygulama yeri yoktur. Kaldı ki, 24.3.1981 tarihli fen heyeti raporunda dava konusu binanın 6785 sayılı İmar Yasasının 50. maddesine göre yıktırılması öngörülmüş olmasına karşın, 14.4.1981 tarihli belediye encümen kararı davaya konu edilen binanın yıktırılmasını kapsamına almış değildir. Bu durumda, yıkma eyleminin yasal biçimde verilmiş bir idari karara dayandığından söz etmek olanaksızdır. O halde; davadaki istekler nitelikleri itibarıyla MK. hükümlerine giren mülkiyete tecavüzün önlenmesi ve haksız eylem sonucunda meydana gelen zararın ödettirilmesine ilişkindir. Bu bakımdan davanın görülmesi adliye mahkemesinin görevi içindedir. Hal böyle olduğuna göre davacıların kayıt maliki Nazlı ile bağlantıları sağlamak ve davanın esası görülerek, sonucu çerçevesinde karar verilmek gerekli iken yazılı olduğu üzere görev yönünden dava dilekçesinin reddine karar verilmesi isabetsizdir.
Davacıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenle HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), peşin harcın iadesine, 1.3.1983 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini