 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E:1983/6628
K:1983/7107
T:14.06.1983
- İMAR PARSELİ
- ELATMANIN ÖNLENMESİ
- KAL'
ÖZET : Hisseli veya birkaç parsel üzerinde kalan yapıların bedelleri, ilgili parsel malikleri tarafından yapı sahiplerine ödenmediği veya aralarında bu konuda başka bir anlaşma yapılmadığı ya da ortaklık giderilmediği sürece, bu yapıların eski sahiplerince kullanılması olanaklıdır. Bu itibarla elatmanın önlenmesi ve yıkım [kal'] isteği ile açılan davanın reddi doğrudur.
(6785 s. İmar K m. 42/c)
Taraflar arasındaki davada; davacı, imarın 9116 ada 7 parselde kalan binanın kali suretiyle vaki elatmanın önlenmesini istemiştir. davalı, imar uygulamasının iptali için dava açacağını söylemiştir.
Davalının hakkı verilmedikçe kal' istenemeyeceğinden davanın reddine ilişkin kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekte, incelenerek gereği konuşulup düşünüldü:
Davalının kadastro parseline yapmış olduğu binasının bir kısmı imar uygulaması nedeni ile davacıya ait imar parseli içerisinde kalmıştır. 6785 sayılı İmar Yasasının 1605 sayılı Yasa ile değiştirilen 42/e maddesi gereğince hisseli veya birkaç parsel üzerinde kalan yapıların bedelleri ilgili parsel malikleri tarafından yapı sahiplerine ödenmediği veya aralarında bu konuda başka bir anlaşma yapılmadığı veya ortaklık giderilmediği sürece bu yapıların eski sahiplerince kullanılmasına olanak sağlanmıştır.
Yapı ömrünü dolduruncaya kadar yer sahibi bu kullanma şekline katlanmak zorundadır. Bu gibi durumlarda yer üzerinde mülkiyet hakkına sahip olan kimsenin yapıyı bizzat kullanma yetkisi kalmamış, malikin mütemmim cüz'de tasarruf etmek gücü sınırlandırılmış ve kısıtlanmıştır. Davada yer davacıya ve yapı davalıya ait olduğuna, yanlar arasında yukarda belirtilen şekilde bir anlaşmada yapılmadığına, yapı varlığını koruduğuna ve davacı bina bedelini ödemek hususunda bir istekte bulunmadığına göre 'elatmanın önlenmesi ve kal' isteği ile açılan davanın reddi doğrudur. Ayrıca olayın niteliğine göre davada 2805 sayılı Yasanın uygulama yeri de yoktur. Davacının temyiz itirazları yerinde değildir, reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün (ONANMASINA), 14.6.1983 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.