 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1983/8563
K: 1984/199
T: 18.01.1984
DAVA : Taraflar. arasındaki muarazanın men'i davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı; ihalesi kendisi üzerinde kalan davalı Kurum ihtiyacı malların, 16.2.1977 tarihli sözleşme ile 300 gün içinde teslimi kararlaştırıldığını, ancak sözleşme tarihinde döviz transferi durduğundan dava konusu emtianın ithali yapılamadığını, sözleşmenin ifasının büyük zararlara sebep olacağını ileri sürerek aktin feshine ve kat'i teminat mektubuna davalının vaki müdahalesinin men'ini istemiştir.
Davalı Kurum; davacının müdebbir bir tacir gibi hareket etmediğini, özellikle sözleşme üzerine teslimini yüklendiği malların ithalini sağlamak için Merkez Bankasına akreditif açtırmadığını, bu işlem olmadan döviz transferinin yapılmasının mümkün bulunmadığını, teslim süresi geçtikten çok sonra edimlerinin ifasını teklif ettiğini, sözleşmenin 14. maddesiyle döviz transferindeki gecikmenin mücbir sebep olarak kabul edilmesi için yüklenicinin yetkili mercilerden alacağı belge ile bunu teşvik etmesi gerektiği halde davacının bu yolda bir girişiminin bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davacının Kadıköy İş Bankası şubesinden aldığı 7.4.1978 tarihli özel yazı ile döviz transferinin sözleşme tarihinden beri durdurulmuş bulunduğunun tanıtlandığından söz edilerek istem gibi davanın kabulüne karar verilmiş ve hüküm davalı yanca temyiz edilmiştir.
Davacının, 16.2.1977 tarihli sözleşme ile sözleşme tarihinden itibaren 300 gün içinde yüklendiği malların teslimi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Bu süre içinde yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacı, davalı Kurumdan 12.12.1977 tarihinde 75 gün, 20.2.1978 gününde iki ay ve 25.4.1978 tarihinde 1 ay edimini ifa için cezalı süre tananmasını istemiştir.
Davalı Kurum, ilk iki cezalı süreyi vermiş ve son olarak davacının 25.4.1978 tarihindeki bir aylık cezalı süre tanınması isteğine karşı, gönderdiği 8 Mayıs 1978 günlü cevap yazısında: Talebin kabul edilebilmesi için, taahhüdün gecikmesine neden olan mücbir sebepleri tevsik eden ilgili belgelerin 10 gün içinde ibraz edilmesini, aksi halde sözleşmenin 10. maddesine göre akdin feshi ile kat'i teminatın irat kaydedilmesi ve 11. maddesine nazaran (nam ve hesaba mübayaalar) yapılacağını bildirmiştir.
Gerçekten yanlar arasındaki sözleşmenin 14. maddesinin 2. fıkrasıyla, döviz transferindeki gecikmenin taahhüdün ifasını imkansız kıldığını davacı firma, yetkili mercilerden alacağı belgelerle tevsik ettiği takdirde bu hususun kurumca müçbir sebep olarak kabul edileceği kararlaştırılmıştır.
Hal böyle iken davacı, davalının anılan 8 Mayıs 1978 günlü cevap yazısına rağmen yetkili mercilerden-ki bu merciler İş Bankası değil,- döviz transferindeki gecikmenin taahhüdün mukavelede yazılı süre içinde adanın imkansız olduğuna dair belgeleri alıp davalı Kuruma ibraz etmemiştir. Bunun üzerine davalı yazılarda belirtildiği gibi sözleşmeyi feshederek davacı nam ve hesabına ikinci ihaleyi yapmış ve böylece iki ihale arasındaki zararını da İstanbul 9. Asliye Hukuk Hakimliğinin 23.6.1982 gün ve 1980/372 esas, 1982/325 karar sayılı kesinleşmiş ilamı ile davalıdan tahsiline karar almıştır.
Öyleyse açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde davanın kabul edilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, 18.1.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.