 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1983/8547
K: 1984/506
T: 27.01.1984
DAVA : (Ö.) Tahsil Müessese ve Tesisleri Kollektif Şirketi vekili avukat N.T. ile E.Ü. İktisadı ve Ticari Bilimler Fakültesi Dakanlığı vekilli avukat L.K. aralarındaki dava hakkında İzmir 1. Ticaret Mahkemesinden verilen 25..3.1983 tarih ve 340-191 sayılı hükmün Dairenin 6.10.1983 tarih ve 4961-6749 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davacı avukatı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalı idare tarafından 1472 sayılı yasaya göre kamulaştırma yolu ile el konulan eşyalardan kütüphane ile büroya bedel takdir edilemediğini bildirerek bunların değeri olan 200.000 TL.nın tahsilini istemiş, mahkemece davanın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmiş ve hüküm davacı avukatınca temyiz edilmiştir.
1472 sayılı Yasaya göre el konulan taşınır malların bedelinin ödenmesi için 24.6.1980 tarihinde Defterdarlıkça Muhasebe Müdürlüğüne talimat verildiği dosya içindeki İzmir Defterdarlığı Milli Emlak Müdürlüğünün 13.2.1981 günlü 160122-20 sayılı yazısından anlaşılmaktadır. Davacı vekili müvekkilinin bu yazı üzerine, dava konusu olan kütüphane ile büro malzemesine değer takdir edilmediğini öğrendiğini ve 29.7.1980 tarihinde bu davayı açtığını bildirmiştir. Taraflar arasındaki ilişki özel yasadan kaynaklanmıştır. Kamulaştırma işlemleri bedel takdiri ve ödenmesi keyfiyetinin uzamış olması durumundan davacıyı sorumlu tutmak mümkün değildir. Davacı vekili, takdir edilen bedeli 14.7.1980 tarihinde öğrendiklerini bildirmiştir. Davacı yana bedelin daha önce tebliğ edildiği davalı tarafından ileri sürülmediğine göre davacı bu tarihte öğrendiği bedele karşı 29.7.1980 tarihinde dava açmıştır. Yapılan işlem özel yasadan kaynaklanan bir kamulaştırma işlemi olduğuna göre, el konulan eşyalara takdir edilen bedel davalıya tebliğ edilmeden zamanaşımı ve hakdüşürücü süreler işlemeye başlamaz. Bu durumda tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin deliller toplanarak davanın esası hakkında bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu yön gözetilmeden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olduğu halde hükmün evvelce yanlışlıkla onandığı anlaşıldığından, onama kararının kaldırılarak hükmün bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Dairemizin 6.10.1983 günlü 4961/6749 sayılı onama kararının kaldırılmasına, hükmün yukarıda açıklanan nedenle davacı yararına BOZULMASINA 27.1.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.