 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1983/8365
K: 1984/132
T: 16.01.1984
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı, şirket, davalılardan (Ş.T.)'in diğer davalılara miras bırakanlarından kalan tapulu taşınmazı onların vekili olarak 1.11.1976 günlü sözleşme ile satışını vaad ettiği ve bedeli olan 500.000 lira da ödendiği halde, yerin tapusu verilmediği gibi daha sonra tapusunun 3. kişiye aktarıldığını öne sürerek 500.000 lira ile birlikte uğranılan zarar karşılığı 1.000.000 liranın, (fazlası saklı tutularak) hüküm altına alınmasını istemiştir.
Davalılardan (Ş.), sözleşmede vekil sıfatı ile davrandığını, alınan parayı diğer davalılara ödediğini, kendisine husumet yöneltilemeyeceğini savunmuştur. (Ş.), dışındaki diğer davalılar, taşınmazın iflas masasında kayıtlı olduğunu, isteğin iflas masasına yöneltilmesi gerektiğini, sorumlu bulunmadıklarını bildirmişlerdir.
Mahkemece davalı (Ş.)'in, müvekkilleri adına iş yapıp aldığı parayı müvekkillerine verdiği; diğer davalıların ise davacıya yaptıkları bir satış bulunmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılardan (Ş.T.)'e yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2 - Davalılar (A.O.), (S.) ve (E.K.) 1.11.1976 günlü ve geçerli bir sözleşme ile davacı şirkete satış vaadinde bulunmuşlardır. Ne var ki bu davalılar satım konusu taşınmazın sözleşme gereği tapusunu davacı şirkete aktarmadıkları gibi aksine 27.8.1980 gününde aynı taşınmazı bu kez dava dışı (H.Ş.) adlı bir kişiye tapu ile satarak ellerinden de çıkarmışlardır.
Bu durumda davacının tazminat hakkı doğmuştur. O halde, istek üzerinde durulmalı, kapsamı tayin edilecek tazminata hükmedilmesi gerekirken bu yönün gözetilmemiş olması bozma nedenidir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen nedenle davacı yararına BOZULMASINA, 16.1.1984 gününde oybirliğiyle karar verildi.