 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1983/7569
K: 1983/8733
T: 08.12.1983
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne, fazla isteğin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan Tahsin avukatınca temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalılardan Mustafa'nın inşaa ettiği, diğer davalının maliki bulunduğu, inşaattan daire satın aldığını, ne varki binada gizli ayıplar bulunduğunun sonradan anlaşıldığını, yaptırdığı tesbite göre 391.000 TL. sına giderilebilecek bu ayıplar karşılığı fazlaya ait hakkı saklı kalmak üzere; şimdilik 200.000 TL. sının davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalı Tahsin, kendisinin arsa sahibi olarak inşaattaki ayıplardan sorumlu olamayacağını beyanla, davanın reddini dilemiş, diğer davalı davaya cevap vermemiş, duruşmaya gelmemiştir.
Mahkemece, davanın aynen kabulüne karar verilmiş hüküm davalılardan Tahsin tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı Tahsin arsa sahibi olarak, diğer davalı Mustafa ile arsa payı karşılığında inşaat sözleşmesi yapmış ve bu surette söz konusu bina Mustafa tarafından inşa edilmiştir. Davacının satın aldığı dairedeki ayıplı işlerden doğan sorumluluğun kime düştüğünü belirlerken, gerçekte davacı ile daire satış sözleşmesinin kimin tarafından yapılmış olduğunun tesbiti gerekir. Davacı delil tesbiti dilekçesinde daireyi davalı müteahhit Mustafa'dan satın aldığını açıkca ifade etmiştir. Davalılar arasındaki inşaat mukavelesinin 2. sayfasında, müteahhidin kendisine isabet eden dairelerin 3. şahıslara devrini sağlamak için arsa sahibinden vekalet alabileceği öngörülmüştür. O halde davacının tapuda devir işlemini arsa sahibinin vekili olarak müteahhitle yapması satıcının arsa sahibi davalı Tahsin olduğunu göstermez. Bu delillerin birlikte değerlendirilmesinden taşınmaz satım sözleşmesinin davalı ile davalılardan müteahhit Mustafa arasında kurulduğu ortaya çıkmaktadır. Bu durumda davacı ile davalılardan Tahsin arasında akdi bir ilişkinin varlığından sözedilemeyeceğinden, ayıplı işler nedeni ile de sorumlu tutulması usul ve kanuna aykırı olup bozma sebebidir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalılardan Tahsin yararına BOZULMASINA, istek olursa peşin harcın iadesine, 8.12.1983 gününde oybirliğiyle karar verildi.