 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E:1983/4618
K:1983/6154
T:14.09.1983
ÖZET : Davanın kaybedilmesi durumunda herhangi bir ücret istenemeyeceği yolundaki sözleşmeler hukuken geçersizdir ve tarafları bağlamaz.
(1136 s. Av. K m. 163/3, 164/2)
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de, çağrı kağıdı gideri ödenmediğinden duruşma isteğinin reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı, avukat olarak davalıların desteği Ömer'in ölümüne sebebiyet veren kişi aleyhine açtığı tazminat davasının görülmesi sırasında haksız olarak vekaletten azil edildiğini ileri sürerek mahkemece davalılar lehine hükmedilen tutar üzerinden ücret sözleşmesi uyarınca kazanılanın % 15'i ile gene mahkemece karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi gereken % 10 avukatlık ücretleri toplamının ödettirilmesini istemiştir.
Davalılar, davacının vekillik görevini iyi yapmadığını, bu nedenle haklı olarak onu azil ettiklerini savunmuşlardır.
Mahkemece, isteğe aynen hükmedilmiştir.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir.
2 - Taraflar arasında düzenlenen avukatlık ücret sözleşmesinde "Mahkemece hükmedilecek maddi ve manevi tazminatın % 15'i avukata ait olacağı" hükmü yer almıştır.
Avukatlık Kanununun 164. maddesinin 1. bendi gereğince ücret sözleşmesinin kural olarak belli bir miktarı kapsaması gereklidir. Şu kadar ki davada gösterilen başarıya göre değişmek ve % 25'i aşmamak üzere, dava olunan veya hükmolunacak şeyin değerinin belli bir yüzdesi de avukatlık ücreti olarak kararlaştırılabilir. (Avukatlık Kanunu md. 164/2) Bu nedenle avukatın davayı kazanması durumunda kararlaştırılan ücreti alacağı, davanın kayıp edilmesi halinde herhangi bir ücret isteyemeyeceği yolundaki sözleşmeler hukuken geçersizdir ve tarafları bağlamaz. Sözleşmenin geçerli olup olmadığının Hakimin resen gözönünde tutması gerekir. Davada dayanılan sözleşmede avukata verilecek ücret başarıya göre belirlenmemiş, sadece mahkemece hükmedilecek tazminatın % 15'inin avukata verilmesi kararlaştırılmıştır. Böylece ücret, davanın kazanılması haline inhisar ettirilmiş, dava kaybedilir ve bir tazminata hükmedilmezse, belli bir ücret ödenmesi söz konusu edilmemiştir. O halde burada davanın olumsuz sonuçlanması hali için bir ücret ödenmeyeceğinin kararlaştırıldığının kabulü gerekir. Böyle bir ücret sözleşmesi ise Avukatlık Kanununun 164. maddesinin 2. bendine ve 163. maddenin 3. bendine aykırıdır ve geçersizdir. Bu durumda aynı Kanunun 163/son maddesi hükmü uyarınca işin deruhte edildiği tarihteki avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince ücret takdiri gerekirken mahkemece yazılı biçimde 0/0 15 oranı uygulanarak ücret tayini ve hüküm tesisi usul ve kanuna aykırıdır. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.
Sonuç : Kararın yukarıda ikinci bentde gösterilen nedenle davalılar yararına (BOZULMASINA), istek olursa peşin harcın iadesine, 14.9.1983 gününde oybirliğiyle karar verildi.