 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1983/230
K: 1983/666
T: 07.02.1983
DAVA : DSİ. Genel Müdürlüğü vekili ile Arif vekili aralarındaki dava hakkında (Ağın Asliye Hukuk Hakimliği)'nden verilen 31.3.1982 tarih ve 7-6 sayılı hükmün dairenin 19.10.1982 tarih ve 5223/6049 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü KARAR : Davacı DSİ. vekili davalı adına kayıtlı iken kamulaştırılan 54 ve 55 parsel taşınmazların 105.000 m2.'sinin Hazine'ye ait olduğunun hükmen saptandığını ileri sürerek kamulaştırma bedelinden davalıya ödenmiş bulunan 226.200 liranın nedensiz zenginleşme hüzümlerine istinaden geri alınmasını istemiştir.
Mahkeme, davacı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün dava açma yetkisi olmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir.
Davacının temyizi üzerine bu karar dairemizin 19.10.1982 günlü ilamı ile onanmıştır. Davacı vekili 6200 sayılı Yasanın 50.maddesi açısından işin değerlendirilmesi gerektiği yönünden karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Gerçekten uyuşmazlığın nedeni ve geri alma istemi, kamulaştırma bedeli ödendikten sonra, kamulaştırmaya esas tutulan tapulama tesbiti tapularındaki miktarın bir bölümünün Hazine'ye ait olduğuna dair Hazine tarafından davalı aleyhine açılmış olan mülkiyetin tesbiti davasının, Hazine lehine hükme bağlanıp, kararın kesinleştiği ve böylece Devlet Su işleri Genel Müdürlüğü'nce davalıya bir kasım kamulaştırma bedelinin fazladan ve nedensiz ödenmiş olduğu iddiasına dayandırılmıştır.
Nedensiz zenginleşmeye dayanan işbu iade davasında, kimin dava açmak yetkisine sahip olduğu sorunun çözerken BK. nun nedensiz zenginleşmeye ilişkin hükümleri ile 6200 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü Kuruluş Yasasının bu konuya etkili olarak 50. maddesi hükmünün birlikte incelenmesi ve değerlendirilmesi gerekmektedir.
Kural olarak haksız zenginleşmeden doğan borcun alacaklısı, mal varlığında sebepsiz olarak bir eksilme husule gelen kimsedir. İnceleme, konusu olayda, kamulaştırma bedeli ödenen yer başlangıçta Hazine'nin olduğu için davalının mal varlığındaki çoğalmanın davacı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün mal varlığı aleyhinde değil, Hazine'nin zararına meydana geldiği ve nedensiz zenginleşmeye dayanan bu davayı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün açamayacağı düşünülebilir. Ne varki, bu konuda, yani davalının iktisabının davacı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü aleyhinde olup olmadığının tespiti için, 6200 sayılı yasanın 50. maddesinin göz önünde tutulması gerekir. Bu maddede aynın, "Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün ihtiyacı dışında bulunan ve üzerinde sabit tesis olmayan Milli Emlak'e ait arazi, isteği üzerine Hazine'ce parasız olarak Umum Müdürlüğe tahsis olunur" hükmü yer almıştır. Şu halde bu mahkeme hükmü gereğince Hazine'ye ait taşınmazlar, istek üzerine, parasız olarak Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'ne tahsis edilecektir. Hazine'ye ait olduğu kesinleşen dava konusu yerler, davalı adına tahsis edilmemiş olsaydı, davacı Genel Müdürlük böyle bir ödeme yapmayacaktır ve taşınmazlar parasız olarak davacı idareye tahsis olunacaktır. Böylece nedensiz ödeme ile azalma Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün mal varlığında meydana gelmiştir. Şu halde, nedensiz zenginleşmenin iadesi için davayı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün açabileceği kabul edilmelidir. Dairemizin uygulaması da bu doğrultudadır. Bu nedenle mahkemenin davanın esası hakkında iddia ve savunma çerçevesinde inceleme yaparak sonucuna göre karar vermesi gerekirken, davayı davacının sıfatı bakımından reddi yasaya uygun değildir. O halde davacının karar düzeltme istemi kabul edilmeli ve mahkeme kararı gösterilen nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda gösterilen nedenlerle davacının karar düzeltme isteminin kabulü ile dairemizin 19.10.1982 gün ve 5223, karar 6049 sayılı onama kararının kaldırılmasına ve mahkeme kararının gösterilen nedenle BOZULMASINA, istek olursa peşin harcın iadesine, 7.2.1983 gününde oybirliğiyle karar verildi.