 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
E: 1983/148
K: 1983/1147
T: 17.02.1983
DAVA: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mercii kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 6.1.1983 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : Borçlu İdareye ait mallar devlet malı gibidir. Aynı ve gelirleri haczedilemez. Vakıf malları devlet malı niteliğinde değilse de aynının haczi, satılması caiz değildir, bunların sadece hasılatı haczedilebilir.
Bankadaki mevduatın idareye ait taşınmazların mı, yoksa vakıf mallarının geliri mi olduğu araştırılıp 26.5.1935 tarih 78/6 sayılı İçtihadi Birleştirme Kararı da gözönünde bulundurulmak sureti ile bir karar verilmesi gerekirken noksan inceleme ile evrak üzerinde şikayetin reddedilmesi isabetsiz ve temyiz itirazı bu nedenle yerinde görüldüğünden mercii kararının İİK. 366 ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozmada oybirliğiyle, gerekçede oyçokluğuyla 17.2.1983 gününde, karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
6760 sayılı kanuna göre, vakıflar genel müdürlüğü tüzel kişiliğe sahip bir devlet kuruluşudur. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından idare ve temsil edilen vakıflar ise, 2762 sayılı kanun uyarınca ayrı tüzel kişiliğe sahip ve gelirleri müstakildir. Bu gibi vakıf mallarının (haczinin caiz olmadığı, ancak bu malların varidat ve hasılatının haczedilebileceğine) dair 26.5.1935 tarihli İçtihadi Birleştirme Kararı, 2762 sayılı Kanun 19.6.1936 da yürürlüğe girmiş olması, anılan kanunun 8.9. maddeleri hükmü karşısında geçerliliğini yitirmiştir.
Vakıflar Genel Müdürlüğü, katma bütçeli tüzel kişilik olarak, bütçesinin belirli bölümünde gelirleri açklanırken, kira gelirlerine de yer verilmiştir.
Olayda, Vakıflar Genel Müdürlüğü adına açılmış hesapdaki paranın haczi bahse konudur. Bu paralar Vakıflar Genel Müdürlüğü hesabında yer almakla, 1050 sayılı kanunun 1. maddesi uyarınca Devlet malı hükmünde olup İİK. 82/1. maddesi gereği haczi kabil değildir. Bu durumda, anılan hesapdaki paranın menşei hakkında herhangi bir araştırma yapılmasına gerek kalmamaktadır.
SONUÇ : Açıklanan nedenle, borçlu idare vekilinin şikayetinin kabulü lazımdır. Bozma kararının gerekçesine bu nedenlerle katılmıyorum.