 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 1983/5553
K: 1983/5948
T: 24.11.1983
DAVA : Davacı, davalı kurum işleminin iptali ile isteğe bağlı sigortalılığının devamına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Davalı Kurum, isteğe bağlı sigortalı olan davacının primlerinin noksan ödenmesi ve gecikme faizinin ödenmemesi nedenine dayanarak İsteğe Bağlı Sigortalılığa İlişkin Yönetmeliğin 6. maddesinin (f) fıkrası uyarınca sigortalılığına son vermiştir. Davacı ise, bu işlemin iptali yönünde işbu davayı açmıştır.
1479 sayılı Yasanın 2229 sayılı Yasa ile değişik 79. maddesinin son fıkrasında "isteğe bağlı sigortanın hangi esas dairesinde yapılacağı bir yönetmelikle düzenlenir" denilmektedir. Yasa gereği çıkarılan bu yönetmeliğin, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın özellikle Sosyal Güvenlik Hakkını düzenleyen 60. maddesinde belirtilen "Herkes sosyal Güvenlik hakkına sahiptir. Devlet bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar" hükmüne ve bu konuyla yakından ilgili diğer hükümlerine, 1479 sayılı Yasanın ruhuna ve MK.nun 2. maddesinde belirtilen "herkes haklarını kullanmakta ve borçlarını ifade hüsnüniyet kaidelerine riayetle mükelleftir. Bir hakkın sırf gayri izrar eden suistimalini kanun himaye etmez" şeklindeki objektif iyiniyet kurallarına aykırı olmaması gerekir.
Davalı Kurum'ca, davacıya noksan ödenen primlerle gecikme faizlerinin ödenmesi yönünden tebligat yapıldığına dair dosyada bilgi yoktur. Ayrıca, davacı ısrarla bu yönde kendisine tebligat yapılmadığını iddia etmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Kurum'un isteğe bağlı sigortalılığın son bulmasına ilişkin işlemi T.C. Anayasası, 1479 sayılı Yasa ve MK.nun 2. maddesine aykırı olduğundan davanın reddine ilişkin mahkeme kararı isametli sayılamaz.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24.11.1983 gününde oybirliğiyle karar verildi.